dogville

entry87 galeri
    36.
  1. --spoiler--

    brecht film yapsa böyle bir şey olurdu heralde. dünya bir sahnedir mottosuyla tiyatro sahnesi üzerinde oynanan film herkesin çizdiği tebeşir evlerin şeffaflığını bize gösteriyor. kasabaya yeni gelen grace in aciz durumundan yararlanan kasabalının değişimini, bir nevi basamak atlamasını, ezilenin şartlar oluşunca ortaya çıkan ezme psikolojisini epik bir şekilde(brechtvari) izleyice aktarıyor.

    lars von trier, hiçbir propaganda yapmadan merhamet- zorbalık kavramını da çok ince bir yerden yakalayarak bizi sorguya alıyor. ikisinin bittiği yer neresidir? saf iyilik-merhamet kavramı insanlığı kurtuluşa mı götürür yoksa yozlaştırır mı? ya da tersten soralım soruyu: güç kişinin elinde olduğunda ne kadar değişmeyebilir?

    insanlığın doğasına yönelik bu yolculuğunda yönetmen seyirciyi de çok güzel kendine yabancılaştırıyor. seyirci köyün makineli tüfeklerle taranmasından zevk alıyor adeta. insanların ölümünden, çocuğun annesinin önünde katledilmesinden(!) bir iç huzur-katarsis- yaşıyor.

    film bittiğinde ister istemez zihnime şu sorular takılıverdi: idam doğru bir karar mıdır? taş atan çocuklar içeri alınmalı mıdır? hapishanelerdeki tecrit doğru mudur?

    gerçekten müthiş bir vicdan muhasebesi yaptıran film olmuş. eline sağlık lors.

    --spoiler--
    0 ...