orhan pamuk'un cumhuriyet gazetesinden intikam almasını bugünkü yazısında yorumlamış, "bir günlüğüne gazeteniz olsaydı ne yapardınız?" sorusunu sormuştur. hayli iyi etmiştir;
"Yoksuluz, gecelerimiz...
Bir gazeteyi bir günlüğüne verseler size, ne derdiniz Türkiye ye?
En çok eski Türkiye görüntülerini izlerken kederlenirim ben. Bilhassa meşhur 1977, 1 Mayıs görüntüleri. insanlar, göğsü derin bir nefesle genişlemiş, tek bir gövde gibi yürürken Taksim Meydanı na nasıl da hayata, kendilerine inanır ve güçlüdür yüzleri. Birbirlerine, ne kadar çok olduklarına bakarlar, gözleri büyür hayretle.
Gelenek bekçileri vardı
Ben hiç tanımadım o yüzleri. Ben büyüdüğümde öyle görünmüyordu bu memleketteki insanlar. Mahallelerde "gelenek" bekçileri vardı, "dine saygı" ekmeğiyle beslenip semiz, faşist çavuşlara dönüşen. Polisler sanki bizden değilmiş gibi gerine gerine geziyorlardı sokakta.
Yoksullar kendinden daha yoksul olanı yok ediyordu ilk fırsatta. Yoksulluktan söz etmek ise "gıcıklık etmek, tat kaçırmak" sayılıp ayıplanıyordu. Ordu daha "höt" demeden el pençe divan duran "yazıcılar" vardı.
Eski işkence izleri marka giysilerle örtülüyordu gövdelerde, "Zaman değişti" deniyordu soranlara. içlerindeki mutsuzluğun nereden geldiğini bilmelerine izin verilmeyen gençler hap atıyorlardı. Darbecileri çıkarıp el öptürüyordu televizyonlar.
Bir günlüğüne bir gazete verseler bana, işte bütün bunlar için kimden intikam alınması gerekiyorsa ondan alırdım ben de. O eski, güzel yüzleri kim sildiyse bu topraktan, ondan."