bir dine ve tanrıya inanmak farklı olmaya çalışmaktır. çünkü günlük yaşantınızda asla sokakta yürürken, varlığını ispatlayamadığımız uçan elmalara tapınan ve ellerini açarak uçan armutlara dua eden, dileklerde bulunan insanlarla karşılaşmayız. böyle bir şey görseydik, "deli!" ya da "marjinal" der geçerdik. ancak sokağa çıktığınızda, televizyonu açtığınızda, yerlere kadar kapanarak varlığına dair tek bir kanıt olmayan bir güç önünde yerlere kadar kapanan, ağlayarak ondan bir şeyler dilenen, iki kelimesinden beşinde var olmayan bir tanrıdan bahseden binlerce, milyonlarca, hatta milyarlarca insan görürüz. onlara gör allah vardır ve varlığı ya da yokluğu sorgulanmamalıdır.
allah'ın varlığı ya da yokluğu ateist bir kişi için sorunsal değildir.düşünceleri, hayalleri ve dünya görüşü, ne idüğü belirsiz tanrılar ve kutsal olduğu sanılan insan yazması kitaplarla sınırlı değildir. özgürdür. sanılanın aksine "kaybolmuş" değildir. zincirlerini kırmıştır ve dindarların asla yapamayacağının aksine, tüm dünyayı ve dünyanın sırlarını görmek için özgürdür!