bir dönem arap ülkelerindeki lise tarih kitaplarında osmanlı için emperyalist sömürgeci ibaresi kullanılmıştır.
2007 yılında suriye, tunus, bae, mısır bu kitapları toplatmış ve yeni ders kitaplarına ''emperyalist sömürgeci'' ibaresini koymamıştır.
suudi arabistan, libya, cezayir, fas gibi ülkelerde hala emperyalist sömürgeci ibaresi vardır.
ama pakistan ders kitaplarında güçlü imparatorluk, batının zulmünden doğuyu koruyan mufafız terimleri geçmektedir.
arnavutluk tarih kitablarında 3. roma kavramı vardır ve kendilerinide mirasçılar olarak görüp büyük yer vermiştir.
yunanistan ve sırbistan tarih kitaplarında sömürü düzeni vardır derken
macaristan kitaplarında tam tersi yani sömürü düzeni olmadığı ve o yüzden zayıfladığından bahseder.
dünya'nın ilk insan hakları bildirisi bosna'da fatih sultan mehmet tarafından verilmiştir. bunu çoğu ülke kabul ederken yine yunanistan ve sırbistan karşı çıkıp
''evet ferman doğrudur ama geneli kapsamaz. çünkü bu ferman sadece boşnak ve arnavutlar için geçerliydi. diğer balkan kökenliler bu maddelerde sayılmadı ve baskıya uğradı'' diye ekledi.
yani osmanlının ne olduğu değil halkının ne hissettiği önemlidir.
benim kafam rahat, cebim dolgun, nefsim hoşnut, karnım tok ve kucağımda adriana lima varken milletin ne hissettiğini umursamam.
canım sıtkın, cebim boş ise istediğim devlete istediğim hakareti sallarım.
ben amerika'ya hep küfrediyorum ama amerikalının zikinde değil.
bu arada amerikan arabaları niye pahalı? şerefsiz amerikalılar rüyalarımı süsleyen arabayı yapıp, rüyalarıma bile girdi. yine küfür edecem.