daha yaşadığı devletin dilini dahi öğrenememiş sığ insanların yapabileceği maksimum komik düzeydeki espridir. ve ne kadar acı ki kendi aralarında eğleniyorlar...
boşuna dememişler, "cahillik mutluluktur" diye.
bir kere "laiklik" bir kavram adıdır. bir görüş, bir düşünce şeklidir.
ve türkçe'de bir kelimeye "çi, ci, cü" gibi ekler geldiğinde, bu ekler o nesneyi satan, o işi yapan anlamına gelir.
örneğin; tüpçü, simitçi, sütçü, tamirci... gibi
ancak laikçi kelimesine baktığımızda, "laiklik satan" anlamına gelir ki kelimenin kullanım anlamına göre gayet yanlıştır.
çünkü laikliği savunan bizler;
1) laikliği satan kişilere karşı durup, laikliğin bu ülke için gerekli olduğunu anlatmaya çalışıyoruz.
2) hatta bizler, her tür satışa karşıyız... tıpkı ülkenin satışı gibi!
3) eğer ortada bir satış varsa, bu satış nankörlük edip ve herkesin aklının almayacağı kadar derin devlet işleri konusunda fikir yürütmeye çalışıp, fikirlerini tay tay olarak ayakta bile durduramayan sizlerin eseridir.
dinini savunuyorsan, adam gibi savun, oturur senle "bile" tartışırım. ama görüyorum ki hayatımızı size durumu anlatmaya adasak ne yazık ki işe yaramaz...
ama illaki bir marş yazılacaksa;
--spoiler--
ne ararsın tanrı ile aramda,
sen kimsin ki orucumu sorarsın?
hakikaten gözün yoksa haramda,
başı açığa neden türban sorarsın?
rakı, şarap içiyorsam sana ne,
yoksa sana bir zararı, içerim,
ikimiz de gelsek kıldan köprüye,
ben dürüstsem sarhoşken de geçerim.
esir iken mümkün müdür ibadet,
yatıp kalkıp atatürk e dua et!
senin gibi dürzülerin yüzünden,
dininden de soğuyacak bu millet.
işgaldeki hali sakın unutma!
atatürk e dil uzatma sebepsiz!
sen anandan yine çıkardın amma!
baban kimdi bilemezdin şerefsiz!!!
--spoiler--
