ilk defa şubat ayında gitme fırsatı buldum ve beni en çok etkileyen şehir oldu bana göre dünyadaki en enterasan şehirlerin başındadır.
Genelevlerin turustik bölgede olması dünyanın pek az yerinde karşılaşabileceğiniz birşey dünya güzeli kızlar ve yaratıktan farksız ablaları bi arada görmek mümkün. Red Light'ta hiç sıkılmadan uzun vakit geçirebilirsiniz fakat unutmayınki kışın hollanda türkiyeden soğuk oluyor haliyle baya kuzeyde kalıyor.
Amsterdamda gidenleri red light haricinde binalar, su kanalları, şehir merkezlerindeki araba azlığı ve bisiklet yoğunluğu şaşırtabilir herkesin o buz gibi havada bile bisiklet kullanması metropol bir şehri tertemiz bir havaya büründürmüş.
Elimden geldiğinde özetlemeye çalışayım;
Arabasıyla amsterdama gidicek olanlar için 1-2 tavsiyem var öncelikle tramway yolu üzerinde şehrin hemen hemen uç bölgesinde(GPS'e amsterdam olimpiyat yazınca çok rahat bir ulaşımı var otobandan) amsterdam olimpiyat stadyumunun otoparkı (p&r) park and ride diye geçiyor ve arabadaki kişi sayısı kadar sınırsız tranway bileti veriyor eğer tramwaya tek binmek isterseniz tek binişin 2.5 euro olduğunu unutmayınız. P&R ın 24 saati ise sadece 7 euro!
Park sorununu aştıktan sonra verilen tramway biletiyle stadyumun onunden şehir merkezine dam square veyada van gogh müzesine kolaylıkla ulaşmak mümkün. Biz zaten 1 gün için geldik belçikadan sanatla muzeyle urasmayalım deyip direk dam meydanına doğru yola koyulduk.
Tramway yaklaşık 20 dakikada ulaşıyor buraya binaları ve şehrin inanılmaz düzenini mutlaka izleyin refah düzeyi ne kadar yüksek olduğunu görüceksiniz.
Dam meydanında indikten sonra meydanda 1 anıt ve etrafı cevrili binalar görüceksiniz hemen orada madame tussauds müzesi var 1 1.5 saat arası sıra beklemeyi göze alanlar için görülmesi gereken yerlerden birisi ama benim günüm kısıtlı diyorsanız es geçmenizi tavsiye ederim.
Dam meydanında beyaz anıtın hemen arkasından giden geniş yol red lighta gider o anıtın arkasında CAU adında bir arjantin restaurantı var enfes bir et ve şarap sevenler için kesinlikle tavsiye ederim(Ora ne yiyeceğiz hangi şarap daha iyi diye merak edenler mesaj atabilirler)
Red lighta geldiğiniz zaman binaların normalden sex shopa döndüğünün ve kırmızı ışıkların şehri sardıgını farkediceksınız aha! işte tam ordasınız.Hiç utanmanıza gerek yok çünkü etrafta hiç utanmadan gezen binlerce insanı görüceksiniz eğlencenize bakın. Hatta ben hiç çekinmem girip yaparım diyenler için iyi bir pazarlıkla dünya güzeli bir hatunu 15 dakika boyunca 50 euroya götürmek mümkün.
Bir dikkat edilmesi gereken hususta şu kahve içmek için sakın coffee shoplara uğramayın onlar bilğiniz coffee shoplar değil içeride menüden esrar seçip içiyorsunuz zaten mekanın durusndanda anlaşılıyor bob marley abim ve onun meşhur malmiyeleri. Esrar seviyorsanız amsterdam sizin için bir cennet cünkü her köşe başında bir esrar dükkanı mevcut ama unutmayınki hollandadan çıktığınız anda suç teşkil ediyor.
Son olarakta amsterdam hollandanın başkenti olarak bilinir bunu orda bir hollandalıyla tartışmayın çünkü amsterdam hollandanın başkenti değildir Den Haag bütün hükümet binalarının bulunduğu şehirdir haliyle başkentte Den Haagdır.