o berrak teni tenindeyken, teri terine karışır.. ve nefesi nefesine değende, gömersin burnunu o gül bahçesi boynuna.
tüm sesler kesilip, kalplerin karşılıklı vuruşu duyulur birbirine. görmediğin eller çalacakmış gibi sarılırsın çıtkırıldım beline. büyük bir korkuyla ürkek, ve emsalsiz bir heyecanla titreksindir, fakat bilirsin; o an, tüm erkeklerden daha erkeksindir.
usul usul okşarken, göğsüne yaslanmış güzel başını, nefesini tutup dinlersin, her nefes verip alışını.
sonra masmavi hayallere dalmışken ansızın, uzuuunca bir gurultu gelir karnından, sıçarsın tüm romantizmin içine.
sonra, artık hissetmediğin o morarmış, uyuşmuş kolunu çekersin, hiç oynatmadan kıllı göğsünü, ve umarsızca dönersin sevdiceğe koca götünü...