öncelikle süslü lafların arkasına sığınmayacağımı ve açık olacağımı belirteyim ki sadece üzerine alınması gerekenler alınsın bu yazıyı okuduklarında.
belli bir sözlük formatı vardır. bu format bazı moderatörlerimiz bu sözlükte yokken yaratılmıştı. ancak benim gördüğüm şudur ki format tamamlandıktan sonra moderatör olmuş olan arkadaşlarımız formata daha hakim ve daha mantıklı sebeplerle entry silme ve çaylak yapma işlemlerinde bulunuyorlar.
işin bir de kesinlikle saygı boyutu vardır ki bu karşılıklı saygıdır ve görgü kuralıdır. nasıl moderatörler düşüncelerini dile getirme hakkına sahiplerse, yazarlar da aynı hakka sahiptir ve yaptırım gücünü farklı şekillerle kullanabilir.
o nedenle hiçbir moderatör kafasına göre entry silemez, kafasına göre çaylak yapamaz, kafasına göre kural yazamaz. o zaman canım sıkıldı sözlüğü kapatıyorum desin. moderatör demek tanrı demek değildir kesinlikle!
bu sözlükte herkes bir amaca hizmet etmektedir. gerek moderatörü, gerek yazarı, gerek çaylağı. herkesin bir işlevi var ve bir kişi bile işlevini doğru düzgün yerine getiremezse bu sözlükte durması için bir sebep yoktur. bu çaylakta olsa, yazar da olsa moderatör de olsa değişmez. sıfatlar insana üstünlük getirmez, sadece adının yanında durur.
o yüzden herkes işlevini görevini bilmeli. kimsenin haklarına müdahale etmeyecek şekilde hareket etmeli.
kalabalık bir ortam olduğu için genel konuşmak zorunda kalmış olabilirim ama mesajımın hedef kitlesi bellidir ve anca yarası olan gocunur bunu da ekleyelim.
şimdi çaylak yapıyosanız beni de yapın kafanıza göre.*