fm 2009 da türkiye ile 2010 dünya kupası finallerinde grup mücadelelerinden alnımızın akıyla çıkmayı başarmış, 2. tur da italya'yı da eledikten sonra çeyrek final mücadelesi için isveç'le karşılaşmıştık. Turnuvanın en az gol yiyen takımı olarak savunmamdan inanılmaz memnundum ta ki bu maça kadar. daha maç başlayalı 3 dakika olmuşken ibrahimoviç 1-0 öne geçirmişti takımını. bu moral bozukluğuyla 14. dakikada maç 2-0 oldu. devre arasında "hadi aslanlar siz geri gelmeyi çok seversiniz" diyerek motive ettim takımı. ama ne fayda. ikinci yarının 12. dakikasında 10 kişi kaldı takım. hakeme ve oyuncuya edilen küfürlerin haddi hesabı yok tabi. neyse maç artık gitti yapılacak bir şey kalmadı derken turnuva boyunca* yüzüne bakmadığım umut bulut'u 77 de 3. forvet olarak oyuna aldım. ne olduysa bundan sonra oldu zaten. maç çabuk bitsin diye oyunu alta atıp internette takılmaya başladım. maç bitti mi diye kontrol etmek için girdiğimde oyuncularım sevinç yumağı halindeydi. maç 2-2 ye gelmiş ve 2 golü de umut atmıştı. inanılmaz bir mutluluk ve acaba olur mu duygusu doğdu içime. derken 89 da umut 3. golü de atıp takımı yarı finale taşıdı. evin içinde attığım çığlıklar dün gibi aklımdadır. hey gidi günler hey.