--spoiler--
ilki kadar başarılı bulduğum film. hatta ilkinden daha iyiydi de diyebilirim. ilk yarısı sıkıcı gibi gelse de böyle ne bileyim sanki gerçekten film değilmiş de birilerinin (ailenin) amatör çekimiymiş gibi sizi gerçeğe yaklaştırıyor. 2 yarısında ise başarılı bir kaç sahneyle ödünüzü kopartıyor.
özellikle herkesin bahsettiği mutfak sahnesi en hoplatıcı (korkutucu olması manasında yani!) sahneydi. bütün dolapların falan aniden yüksek gürültüyle açılması "ananı.." dedirtti. kristi'nin üç harfli tarafından çekilip dolaba kapatıldığı sahne de fena değildi. bu iki sahne dışında başka bir sahne aklıma gelmiyor. yani korkutucu olarak. sadece bu iki sahne beni yerimde kıpraştırdı.
filmin bir diğer güzel özelliği de daş molly ephraim (ali) ve ilk filmden tanıdığımız katie featherston. biri (kaite) fatmagül'ün suçu ne dizisindeki muko gibi koca memeleri ve final'DEki psikopatlığı ile diğeri ise (ali) filme kattığı gençlik ateşi ile (pussy hunt) ön plana çıkıyor.
evin küçük kahramanı da çok sevimliydi. cin herkesle başşak geçerken onunla oyun oynadı. yani ufaklık halinden memnundu. cinle kanka olmuş, daha ne olsun.
bir de evin babası vardı ki bu da her inli cinli film'DE yer alan "ben hiç bir şeye inanmam" karakteri kontenjanını dolduruyordu. tam bir kıl paçinoydu. o güney amerikalı kadını evden göndermekle hayatının hatasını yaptı! oh olsun öyle kırarlar işte boynunu. koca memeli keite'mize attığı yılın kazığı boynunda patladı!
sonuç olarak bence ilk filmden daha güzel. çünkü ev ahalisi daha kalabalık. ilk film'De bir dişi varken burada 3 dişi var. bir adet köpek ve bir adet sevimli ufaklık da eklenmiş. ilk filmle bu film arasındaki bağlantı da güzel sağlanmış. bunlar da filmin diğer artıları.
--spoiler--
(bkz: paranormal activity 3)