ayazın kemiklerini kırdığı her hangi bir akşamda saçına karlar yağıyordu. gözlerindeki masumiyet hayata ne kadar saf baktığının göstergesiydi. kendi kendine düşündü: ebediyet dedi. ve sustu. içeriye girdiğinde aynanın karşısında saçlarına baktı. kafasını havluyla sildiğinde o beyazlıkların hala kar olduğunu sanıyordu. ama yanıldı. ve, geç anladı. belki de onlar, asiliğinin, hayata olan siteminin ruhundan saçlarına yansıtan ihtiyar delikanlanın hazin sonuydu.