kamu düzeni sağlam, sistemli ve disiplinli ama insanları işe yaramaz ülke.
ırkçılık yüzünden kötü bir mazileri olduğundan günümüzde bunu almanca üzerinden yapıyorlar daha çok.
kar yağdığında genç yaşlı demeden herkes hemen evinin önündeki karları kürüyor.
ama sokaklarda ve kaldırımlardaki köpek bokuna kimse bir şey yapmıyor.
erken kalkıyor ve sabah saatlerinde neşeli oluyorlar. akşam erkenden eve girip tavuklar gibi yatıyorlar.
yabancılara karşı çoğunda bir önyargı göze çarpıyor. bu ayrım rahat hissediliyor.
domuz sosisi ile bira en sevdikleri yiyecek ve içecek. yaşlıları çok yalnız gençleri alkolik ve madde bağımlısı.
kasaba ve köylerde tezek kokusu zaman zaman çok yaygın burna vuruyor. şehirlerde ise parfüm kokusu baskın. tezek kokusu bizim memleketeki koku gibi değil. insanın burnunun direği düşüyor. inek, koyun, kedi ve köpekleri de kendileri gibi ruhsuz ve tepkisiz. koyunları domuza benzer yapıda, kuyrukları yok. sanırım domuz katkıları kullanıyorlar yemlemede.
trenleri de sanılanın aksine epeyce rötar yapabiliyor. bir evde olmazsa olmaz nesne tuvalet kağıdı.
batı hayranlığıyla dolmuş bir türk vatandaşı buralara geldiğinde eksiklikleri göremeyebilir. çünkü o kafasını kaldırıp yüksek yapılara bakarken yerdeki köpek pisliklerini görmüyor. ayrıca yağmur yağmadığında keskin bir köpek sidiği kokusu ve kaka kokusu insanı çileden çıkarıyor. bazı sabahlar insan nefes almakta zorlanıyor. artık sebebi tam olarak nedir bilmiyorum. istasyonlarda ağır bir metal kokusu var. insanlar işlerini çoğunlukla düzgün yapıyor. ama bu sistemin sağlamlığından kaynaklanıyor. iş takipleri çok iyi. hafta içi robot gibi çalışıp hafta sonu kuru bir eğlenceleri var.
sonuç olarak sistem iyi ama malzeme (insan) eh işte diyelim. yaratıcılık ve sürpriz olay yok. her şey monoton.