sen yoktun
bütün çınarlar yapraklarını döktü üzüntüden
belki gelirsin diye
yollara bakmaktan harap oldu sardunyalar
cam göbeği mavisi bir ışıktın belki
belki de hüznünle sevişen bir maşuk
sen yoktun
ve seninle birlikte gelen her şey de yok...
bazen uzun uzun bakardım sonunu bildiğim yollara
biliyorsun işte bakma artık derdim kendime
sen yoktun ve yokluğun sarhoşluğa sebep...
neden gittiğini hiç anlamadım bir eylül akşamı
sapsarı oldu ruhum dökülen yapraklara inat
elinde buruşturup atabileceğin bir yürektim artık ben
kurumuş,sararmış ve solmuş...
sen yoktun ve yokluğun sarhoşluğa sebep...