11 mart 2011 japonya depremi

entry134 galeri video3
    88.
  1. dün gece anlam veremediğim bir sıkıntıyla sözlükte sabahladım.
    hayırdır inşallah dememe rağmen, benim yatağa girişimi takiben japonya açıklarında sekiz nokta dokuz şiddetinde bir deprem olmuş.
    olmuş olmuşta benim ancak öğleden sonra dört suları haberim oldu.
    ilginç değil mi?
    için sıkılıyor; gece uyku tutmuyor; sonra dünya sallanıyor; ben uyuyorum.
    neyse, tv yi açtığımda ilk işim günün sıcak gündemine bakmak olur.
    habertürk ü açtım.
    anlam veremediğim bir muhabbet...
    japonyada iki türk camdan atlamış!!!
    ne diyor bunlar derken alt yazı geçti.
    nükleer santral aşırı ısındığından japonya da nükleer alarm verilmiş!!!
    sonra bir görüntü; sularda sürüklenen gemiler, arabalar, her şey!!!
    şok üstüne şok.
    insan uyuduğuna da, uyandığına da sövüyor resmen.
    japonya depremini neredeyse tüm dünya basınının camdan atlayan türk olarak duyurması deprem konusunda cidden ne kadar duyarlı! olduğumuzu içimi kıyarak anımsatıyor bana.
    düşünsenize, dünyanın diğer ucunda deprem oluyor ve milyonlarca japon dururken, bir avuç türkten biri panikle kendini camdan atıyor.
    sanırım o korku hali ile hangi ülkede olduğunu unuttu zavallıcık.
    insan korkuyla japonya da veli göçer ler olmadığını, olamayacağını anımsayamıyor tabii ki.
    ulan göçer adamlar, koca bir millete ne tramvalar yaşattınız.
    tabii işin diğer boyutunda, depreme en hazırlıklı millet olan japonların, insanı özendiren ve hayretler içinde bırakan sağduyusu, birbirine kenetlenişi...
    düşünmeden edemiyor insan; okyanusun ortasında bir ada ülkesi. üstelik deprem ülkesi olmalarına rağmen, dünyanın en şiddetli depremlerinden birini koltuklarından kalkmadan, arabalarını kenara çekerek izleyen bir millet...
    ve yine düşünüyor insan; aynı şiddette bir deprem istanbul u vursa bırakın insanı, canlı hamam böceği kalır mıydı diye.
    ama gerçekler her şeye rağmen çok sarsıcı.
    onca hazırlık, onca eğitim ve altyapı, bine yakın canı kurtarmaya yetmiyor.
    nükleer felaket tehlikesini önlemeye yetmiyor.
    eminim, o sakin duruşların ardındaki tramvalara da yetmiyordur.
    bilinmezi, kaderin sessiz adımlarını, ölümün hissedilemeyen nefesini sarsılmadan beklemek diye bir şey olduğuna inanmıyorum.
    o sakin duruşların ardında kimbilir ne tramvalar gizli.
    tam anlamıyla insanlık adına bir tramvadır bugün haber bültenlerinde sarsıla sarsıla izlediklerimiz.
    deprem her seferinde olduğu gibi sadece japonya yı değil, tüm insanlığı zangır zangır sallamıştır.
    tabii ki asıl sarsılması gereken yetkililerimiz duyarsızlıklarına devam ediyorlar ve devam edecekler.
    işin bu boyutuyla bakıldığında japonlardan daha çok sarsıldığımız kesin.
    japon ulusuna geçmiş olsun diyoruz tabii ki.
    ve yetkilisi, yetkisizi sağduyuları nedeniyle hepsini ayakta alkışlıyoruoruz.
    keşke elimden gelen bir şey olsa da, bir taşın ucundan tutsam, yardım edebilsem dediğim anlarla doluydu, son yedi saatim. hala da öyle.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük