aşk mektuplarının havada uçuştuğu,sevilenin sınıf pencerelerinde sabahın köründen itibaren belendiği;geldiğinde direkt merdivenlere koşulduğu ama kafayı kaldırıp bakma arsızlığının gösterilemediği zamanlardı. ama merdivenlerde yüzüne bakmaya utandığının evini arayıp sesini duyup kapatmakta ayrı bir ironiydi o zamanlar..la dana ses versene işte.nerdeeeeeeeeee....!!!kısacası mallığın ergenlikle birlikte tavan yağtığı ama buna rağmen dünyanın merkezine kendimizi koyduğumuz zamanlardı..