gül reçellerinin fakir toklukları

entry1 galeri
    1.
  1. bu sabah erken düştü azizliğin cayır cayır yanan bedenime. vakitsiz tüm bütünlükleri parçalamaktı oysa amacımız. oysa eğer nedir bu ölümcül göz kokularına perdeler koymuşluğumuz? en büyük yaldızı çalmamız mıydı, suçumuzun peşine düşmüş duman seslerinin nedeni? neydi bizi bu gül reçellerine boğan fakir tokluk vakitleri? neydi içimizi ceplere boğan paltoların hiçbir şeyliliği?
    yoksa biz kokuların ve renklerin kahvelerini mi sevebildik yalnızca?

    bu sabah belki de son kez gözlerimizi gördü devrim ve siyah ve kırmızı! tüm eklerimize renkler serpiştirsek kabullenir mi kokular yalınlığımızı? güneşi devirsek perdelerimize, kahvelerin nefesini kesebilir miydik? öldürebilir miydik yalanlarımızda uluorta?
    ve en önemlisi tüm bunları bir ''bu sabah''a sığdırabilir miydik biz?

    biz kokuların ve renklerin kahvelerini sevebildik yalnızca. kırmızı kah ve siyah kah ve, ve...
    ve ne kaldı ki en uzun şerhlerimizden bize?

    bir ''bir şey'' dışında...

    ~imla
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük