Insanların bunalıma girişi Hz. Adem'e dayanır. Yasak olan elmayı tattıktan sonra Hz. Havva'dan ayrılmasıyla başlayan bu süreç, o günden sonra insanlara miras kalmış ve kronikleşmiştir. Her insan genlerine yerleşmiş bunalım parçacıklarıyla dünyaya gelir. ilk başlarda bunun farkında olmazlar, göremezler içlerindeki virüsü.
bunun farkına negatif bir durum sonucu varacak olan kişi "Bunalımdayım" diyerek ikinci bir doğumu gerçekleştirmiş olur. Bu doğduğu gezegen ilkine nazaran renksiz, tatsız ve iğrençtir. Bazıları kurtulmanın çözümünü Psikiyatrislerde arar, fakat onların da birer insan olduklarını anladıkları anda bu yeni hallerine alışmaya calışarak; neşeli, pembe hayatları yerine; mutsuz, somurttukları gri hayatlarında yaşamlarını sürdürürler.