o kadar çok ki bakışın

entry1 galeri
    1.
  1. hasan hüseyin'in gözlem yeteneğini gözler önüne serdiği şiiridir.

    haziranda akşam akşam
    balkonda birbaşına
    mor şimşekli yağmurlara dalıp gidişin var ya
    dizinde lenin
    yanıbaşında brahms
    bakışın var ya
    köpük köpük bir sele
    selin sürükleyip götürüşüne
    insanlarla hayvanların birdeşliğine
    bakışın var ya
    gül ve kekik kokusuyla ağırlaşmış gecede
    sayıklarken yanıbaşında ölümcül hastan
    bakmadan bakarkenki yıldızlara
    bakışın var ya
    ölü bir örümceği incelerkenki
    sokulgan bir kediyi okşarkenki bakışın
    çoktandır beklemediğin bir mektubu okurkenki
    ve hiç beklemediğin birini dinlerkenki
    bakışın var ya
    kaldırımda karlı buzun üstünde
    beş yaşında avuç olmuş çocukları görüp de
    vitrinlerde pastalara ve kürklere bakarkenki
    bakışın var ya
    sevmediğin birini savunmak zorunda kaldığın zamanlardaki
    sevdiğinin senden başkasını düşündüğünü sandığın
    [zamanlardaki
    sana önem vermeyen bir devlet memuruna baktığın
    [zamanlardaki
    sana önem vermiyormuş gibi görünmeğe çalışan bir
    [kimseye baktığın zamanlardaki
    yakışıklı bir adamı azarlamak zorunda kaldığın zamanlardaki
    çirkin bir adamı azarlamak zorunda kaldığın zamanlardaki
    sana seni çirkin bulduğunu söyleyen birinin suratına
    [baktığın zamanlardaki
    sana seni çok güzel bulduğunu söyleyen birinin gözlerine
    [baktığın zamanlardaki
    seni çirkin bir suçla suçlayanı gene de savunmak zorunda
    [kaldığın zamanlardaki
    yalanını yakalamış birinin yüzüne bakamadığın gibi bakarkenki
    eskiden yaşamış olduğun ve güzel sandığın bir günü
    [düşünürkenki
    öc almak istediğin ama gebe kaldığın birinin tehdidini
    [dinlerkenki
    eskiden yaşadığın ve gizlemeğe çalıştığın sence güzel bir
    [günü düşünürken yakalandığında bakarkenki
    kıskandığın ama belli etmemeğe çalıştığın bir kadını dinlerkenki
    uyduruk kanıtlarla suçlandığında seni yargılayanların
    [gözlerine bakarkenki
    çok sevdiğinin birinin büyük bir başarısını öğrendiğin zamanki
    bu ne sağlık bu ne şıklık diyenlerin yüzüne bakarkenki
    seni çok yorgun gördüm diyenlerin yüzlerine bakarkenki

    caddede dalgın dalgın giderken kesip yolunu senden hesap
    [sormağa kalkan bir alçağın gözlerine bakarkenki
    ücretini ödemeyip seni kovan bir patronun gözlerine bakarkenki
    ben bir emir kuluyum diyen bir memurun gözlerine bakarkenki
    yapılacak birşey yok diyen bir doktorun gözlerine bakarkenki
    bakışın var ya
    çiftleşen atlara bakarkenki bakışın
    çatışmış köpeklere bakarkenki bakışın
    bulut bulut bir kuzuyu burnunun ucundan öperkenki bakışın
    geçip giden bir treni gözlerinle izlerkenki bakışın
    reçeline sinek düştüğünde gülerkenki bakışın
    bir park çiçeğini iğilip koklarkenki bakışın
    vazodaki çiçeklere bakarkenki bakışın
    ezilmiş kurbağaya bakarkenki bakışın
    kurbanlık koyunlara bakarkenki bakışın
    domates ekmek yiyen işçilere bakarkenki bakışın
    sevdiğin bir giysiyi sevmediğin bir kimsenin sırtında
    [gördüğünde bakarkenki bakışın
    yardım etmek isteyip de edemediğin uzaktaki birinin öldüğünü
    [duyduğunda uzaklara bakarkenki bakışın
    çok sevdiğin bir içkiyi içerkenki bakışın
    çok sevdiğin bir müziği dinlerkenki bakışın
    çok güç bir sorunu tek başına çözmeğe çalışırkenki

    tam o anda çalan telefona uzanırkenki
    tam o anda kapıya koşarkenki
    tam o anda ocağa bakarkenki
    tam o anda mektubu açarkenki
    tam o anda kitabı kapatırkenki
    bakışın var ya
    pencereden fırtınaya bakarkenki bakışın
    öpüşürken gözlerini yumarkenki bakışın
    ah o kadar çok ki senin bakışın
    bütün bu bakışlarını ve daha binlercesini
    toplayıp bir havana doldurup dövüyorum
    dövüyorum bütün gece
    dövüyorum bütün gece
    sonra döküp kalıplara
    önce büyük
    sonra küçük
    daha daha küçük sonra
    yepyeni bakışlar yaratıyorum bakışlarından
    onlarla bakıyorum kendime
    ve bütün bu bakışlarını senin
    çok iyi anlıyorum
    0 ...