son zamanlarda yaptığı açıklamalara kadar kendisini severdim. ancak kendisi yaptığı açıklamalarla gözümdeki değerini düşürdü. yani sevdiğim başkan profili ya trabzonspor şampiyonluk yarışı içinde değilken ya da açık ligde ara önde liderkenmiş. çünkü kendisi aslında nasıl bir karakterde olduğunu trabzonspor yarışın içinde fenerbahçe ile aynı durumdayken ortaya koydu.
kendi lehine hakem hataları olduğunda bu konuda yorum yapanları eleştiren sadri başkan aynı hatalar şampiyonluktaki rakibi için yapıldığında rakibinin yendiği takımı* savunmak adına bazı açıklamalarda bulunuyor. volkan babacana dediği laflar sonrasında aynı hatayı süleymanou yaptığında ne dediğini hepimiz hatırlıyoruz. ayrıca beşiktaşın attığı buz gibi golün ofsayt gerekçesiyle verilmediğini esgeçip gençlerbirliği-fenerbaçe maçındaki hakem hatalarını dile getirmesi zaten kendisiyle ilgili görüşlerimde belirleyici etken oldu*.
aslında benim karşı çıktığım şey haksızlıklara karşı mücadele etmek değil. haksızlıklarla mücadele ederken haksızlık da yapmamak gerekir. aslında benim kendisini eleştirdiğim nokta fenerbahçe futbol takımın oynadığı maçlarda sahada ortaya koyduğu performansı, mücadeleyi ve kazanma isteğini yok sayarak takımın yükselen performansını hakemlere ve başka şeylere bağlamasıdır. illk yarıda hakem hatalarıyla birden fazla maç kopartmış bir takımın başkanının rakibinin mücadele olarak haklı galibiyetlerine laf etmesi ve diğer takımları fenerbahçeye karşı birlik olmaya çağırmasının büyüklükle alakası yok. il;ki hafta sonra trabzonsporla maç yapacak olan gençlerbirliği futbolcularının da fenerbahçe karşısında trabzon için oynadık ifadesine yorum yapsaymış keşke.
bir de amaçladığı şeyi başarmış. futbol adına fenerbahçeyi geçecek bir varlık ortaya koyamayacağını anladığı için kutsal ittifakı başlatmıştır.
