van

entry291 galeri
    79.
  1. buram buram tarih koktuğu şeklinde yapılan reklamların yüzde yetmişi fosssss.... hikaye... meşhur kahvaltısını ise kendi imkanlarınızla istediğiniz yerde kurabilirsiniz... keramet otantik sofrada değil; sadece parada....zaten otantik bir lezzete de denk gelmezsiniz ya... bu şehir yoz bir şehirdir... büyük sanatçılar düşünürler çıkarmamıştır... gençleri büyük oranda lümpendir... mimarisi kendine has değildir... zenginleri sonradan görmedir... tarihçesinde şehrin kimliğini tayin edecek bir vakıa göremezsiniz... o yüzden bu haldedir ya... sadece bir lütuf olarak gölü ve kedisi... ve hüzünlü ahtamara efsanesi.. ve halen bir şaheser olan hoşap kalesi... ve ücra mekanlarda metruk kiliseleri sayılabilir... ki zikredilenler de medeniyet düzeyini ortaya koyacak unsurlar olarak kabul edilemez... göl ve kedi gibi kendine has doğal unsurlar medeniyetin inşasında müsbet bir etki icra ederler bunun ötesinde medeniyet inşa etmezler... ahtamara efsanesi, tahmin edilebileceği gibi ermenilerin bu coğrafyaya bir armağanıdır... vanlıların değil şarklıların duygu tarihçesinden bir kesittir... yöre halkının hayata bakışındaki mistisizmini bu efsanede aramak beyhudedir...yani bu hüzünlü efsane, van ın sıkletini misliyle aşan bir hüviyettedir... inanmayan test edebilir... ( halep ordaysa arşın burda... ) metruk kiliseleri de aynı kategoride değerlendirmek mümkün... kiliselerin büyük oranda samanlık ve tandırevi olarak kullanılmaları da eklenebilecek birkaç trajik unsur olarak zikredilebilir...

    son olarak hoşap kalesi... gerçek manada bir şaheser... kartal yuvası... hüviyetine uygun mahiyette zamana kaşı metin bir savaşçı... yorgun mu yorgun ama... işte bu kalenin, böylesi bir atmosferde, ve bizzat yöre insanının eseri olarak vucut bulması işin ilginç kısmı... ilk anda ''bu şaheseri ortaya koyanlar kürtler ise, bugün burada yaşayanlar kürt değildir ya da bu kaleyi inşa edenler kürt değilse, bugün burda oturanlar kürttür'' şeklinde düşünmeden edemezsiniz... ama bu kaleyi inşa edenler de, bu coğrafyada yaşayanlar da bilindiği gibi kürttür.. bu şaheserin bu coğrafyada vucut bulması haliyle coğrafik unsurdan bağımsız değildir. bir taraftan hakkari yöresinin ve hakkari üzerinden kuzey irak coğrafyasının kültürel izlerini ve öte yandan bahçesaray (miks ) ve bu coğrafik kol üzerinden hizan coğrafyasının kültürel yansımalarını bulmak mümkündür... ayrıca kalenin inşa edildiği dönemlerde yörede bulunan ermeni halkının kültürel birikime ve dolayısıyla da mimariye müsbet tesirini de zikredebiliriz... bu kale, osmanlı devlet yapısının bir gerçeği olan yerel, özerk yönetim yapısının söz konusu olması ve daha zengin bir etnik kombinasyonun ivme kazandırmasıyla yükselmiştir... dolayısıyla, çok derin bir hikayesi vardır... ama sahipsiz bırakılmış bir derinliktir bu... kalkıp da yöre halkından, bu tarihin içselleştirilmiş bir yorumunu ya da bu mabedlerin ruhuyla yoğrulmuş özgün bir yaşam modelini beklemeyin... onlar hem, kaçakçılığa ve hayvancılığa odaklanmış köhnemiş ekonomik yapının bir parçası olmanın sıradanlığını ;hem de kapitalist piyasanın eşiğine kof bir şekilde varmış olmanın ezikliğini yaşarlar... toplumsal yapıda da aynı şekilde arafta kalmışlardır... aile içi ilişkiler ve toplum örgütlenmesine karşı göstermiş oldukları refleksler aşiretimsi kalıpların içine sıkışmıştır... velhasıl bu şehri bugüne taşıyan unsurlar sosyolojik olmaktan çok coğrafiktir... diğer birçok şehir gibi....
    3 ...