yukarıdaki entrylerde bazı gazetecilerin adları verilip, bunlar da muhalif, ama tutuklanmadılar, demek ki böyle bir şey yok gibi bir mantık yürütülmüş. evet bu gazeteciler şimdilik tutuklanmadılar ama muhalif olmanın bedelini çok daha önceden ödemişlerdi.
emin çölaşan, yanılmıyorsam 20 yıl çalıştığı hürriyet'ten 2007'de ayrılmak zorunda bırakıldı.
keza bekir coşkun, önce habertürk'e, ardından da cumhuriyet'te buldu kendini.
yılmaz özdil ise, sabah gazetesi tmsf'ye geçince çalıştığı gazeteden şutlandı.
yani bu isimlere dokulmadı değil. kaldı ki kaç kere başbakan, hem bu hem de diğer muhalif gazetecileri atması için miting meydanlarından patronlara seslendi. halka da o gazeteleri almayın dedi. bunları da unutmamak lazım.