metin altıok

entry134 galeri video1
    36.
  1. ahmet say dostu metin altıok'u şöyle anlatmaktadır:
    METiN'i düşündükçe hepboğulur gibi olurum, sonra uluya uluya ağlarım ve o sırada sövüpsaymaya başlarım. Yalnızca birbaşkaldırı köpürmesi değildir bu.'Yeis' içinde kendimi yerim, ağlamaktan gücüm kuvvetim kesildiğinde, bu kez müthiş birhayıflanma duygusuna kapılırım. MADIMAK yangınında ölen METiN ALTIOK ve BEHÇET AYSAN enyakın dostlarımdı. Çaresizlikte ortaktık. Hiçbir çıkar ilişkisinin olmadığı yerde güçlenen dayanışmadır
    Metin Altınok'u 1966 da tanıdım. Ankara Dil Tarih Coğrafya fak.'ni bitirmiş iki genç felsefeciydi metin&füsun altıok. Metin Amme idaresi Ents.'de çalışıyordu. Yaşam karşısında kırgın bir hali vardı. Onu bu karamsar havadan çıkarabilen sadece kızı Zeynep'ti.1970'li yıllarda olağanüstü değerlerde şiirler yazmaya başladı. ilk kitabı 1976'da Gezgin adıyla çıktı.
    sıkıntılar içinde yaşayan dostum birgün evinden de ayrıldı işinden de... Bu zor günlerinde şiirler onu ayakta tutuyordu. Ankara'dan uzaklaşmak doğduğu çocukluğunun geçtiği Ege'nin herhangi bir kentinde ya da kasabasında felsefe öğretmenliği yapmak istiyordu.
    Ataması 7-8 ay sonra iklimi sert yolu sapa uzak bir doğukenti olan Bingö'e çıktı. Dokuzyıl boyunca Bingöl'den azsayıda mektup, çok sayıda şiir aldım. Metin Altıok özellikle form ve tema yönlerinden şiir geleneğimizin başlıca niteliklerini temsil etmiştir. Metin'i Bingöl Lisesinden sonra , aydın düşmanlığının ucuz örneklerinden biri olarak önce Bingöl'ün Genç ilçesine , sonra da Karaman imam HatipLisesine atadılar.
    Parmak kadar şairçocuğu aşağılamayı, yaşam sevincini kırmayı, kendi aydın çevresiyle ilişkisini engellemeyi görevbilen bir kültür zaman bu hunharlığa göz yumma alçaklığını da göstermişlerdir. Karaman'dayken sağlığı çokbozuldu ve malulenemekliye ayrıldı. Ne var ki şairler çürüğe çıkmaz. Metin Altıok'un ölümünden sonra kitapları yeniden basıldı. Ölümünün onuncu yılında ise şiirleri üzerine FAZIL bir oratorya besteledi.
    (bkz: metin altıok ağıtı)

    Bütün bunlar bizim gibi DEĞERBiLMEZ bir toplum için AZ DEĞiLDiR. Emekli olduktan sonra Ankara'da yaşadığı son dönem şiire iyice sarıldığı, üretme sevincinin arttığı dört yılı kapsar. Bu yıllarda tam altı şiir kitabı yazdı. SiVAS KIYIMI kimin aklına gelirdi. Sivas KIYIMIYLA Metin'in şiiri durmuştur. insanın yüreği nasıl durursa şiiride ...öyle durur. Sanatçılar için ölüm sözcüğünün kullanılması yanlıştır.

    Metin için 'Bu insan şiir üretmek için dünyaya gelmiştir' denmesi yerindedir.
    Şimdi gelelim 'kurgu'lara: Metin dört veya ondört yıl daha yaşasaydı onun Türk şiirindeki yeri başka olurdu. Bu tür kurguların en çarpıcısı Haydn ve Mozart üzerine olanıdır. Haydn 77 yıl değil de Mozart gibi 35 yıl yaşasaydı müzik tarihinde esamesi okunmazdı. Ama Mozart 77 yıl yaşasaydı müzik tarihi bambaşka yazılırdı.
    Şiiri için şöyle demiştir:'Şiirini belli akımların dışında tutarak kendi duyarlığıyla yaşam arasında kurduğu doğrudan ilişkiyle besteledi ve geliştirdi. Bağırmayan, yumuşak başlı bir şiirden yana oldu.

    'Metin, kendini zora koşma yöneliminde olduğu için, hatta bunu biraz yaşam biçimine dönüştürdüğünden, şiirinde de zora koşmuştur
    kendini. Sonnet ve gazel gibi zorlu ve bağlayıcı, sıkı formlarda şiirler yazmış, bu cendere içinde şiirini şırıl şırıl akıtmıştır.
    0 ...