bir kere denenmiştir. bir daha da denenmeyecektir.
dersaneye gidiyorum. baktım yine o dönerci. yine tıka basa. cama da asmış. 'TAVUK DÖNER 1 LiRA'. mavi keçeli kalem kartonun üstünde çok şık durmuştu gerçekten. bu kadar insan yiyorsa bir bildikleri vardır diyip içeri girdim. Sırada en az 10 kişi. adam kesiyor döneri , koyuyor ekmeğe. üzerine salatayı atıyor. hepsi 10 saniye sürmüyor. alan oturuyor. iştahla yiyor. kalkıp bir tane daha alıyor. aynı şekilde ben de girdim sıraya. aldım dönerimi. oturdum. adam döneri yakmış bildiğin. neyse yanık tarafları kopardım. koydum bir kenara. karşımda oturan adam bana tip tip bakıyor. niye çıkarıyorsun onları kardeşim , der gibi. tam yiyecekken , limon almadığımı hatırladım. limon var mı dedim. yok! sanki ; zaten bir lira veriyorsun bir de limon mu vereceğim sana şerefsiz , der gibi bir yok! tu ama.
neyse oturdum. aldım bir ısırık leziz dönerimden. bir daha da almadım zaten. bıraktım gittim. buradan iki sonuç çıkarılır beyler. birincisi ; ucuz etin yahnisi yenmez.
ikincisi de ; benim milletim o kadar aç ki , önüne bedava bok koysan iştahla yer. halkı bu duruma düşürenlerin hepsinin validesini saygıyla anıyorum.