genelleme yapmak ne kadar boş olsa da bizim de boş vaktimiz olduğundan yazıyoruz işte.
öncelikle tanıdığım kızların çoğu yay burcu olduğu için ve tanıdıklarımın hepsiyle aramızın iyi olmasından dolayı onları iyi tanıdığımı düşünüyorum. iki tip yay kadını vardır bence. birincisi saman altından su yürüten diğeri ise sert bakışlı soğuk mizaçlı. iki tipinde ortak özellikleri; güzel ve sevimli olmaları, iyi laf sokmaları, ani karar değiştirmeleri, duygusal ve atraksiyon delisi olmaları ve olmazsa olmaz inatçılıkları.
duyusal anlamda pek kararlı değildirler karşılarındakilere çabuk inannırlar. sonrasında pişman olsalar da yaptıkları hatalardan ders çıkarmak gibi bir meziyetleri pek yoktur. intikam duygusu pek gelişmemiştir. eski sevgiliye dönme sıkça görülür ama taki yay kadını bitti diyinceye kadar. eğer o 'bitti' derse gerçekten bitmiştir. ama kendi içinde 'bitti' demesi gerekir önce.
saman altından su yürüten grubunu ben çok severim çok tatlı insanlardır özünde. ama bütün cinlikler bundadır. size bir şey söyleyip başka arkadaşlarıyla başka işler planlar sonra aniden karşınıza çıkıp 'ben bunu istiyorum' der. siz de eğer dengesizlikten hayatın anlamını kavrayamayan bir terazi iseniz bu dengesizlik yorar sizi. yay kadını da en az terazi ve ikizler kadar dengesizdir. gerçi arkanızdan iş çevirmesi sizin kuyunuzu kazmak için değildir. asla art niyetli değildirler. bunu yapmalarındaki yegane sebep içlerindeki önlenemez hareket duygusu. nerede daha fazla heyecan ve coşku varsa hemen oraya giderler. bu yüzden sizinle lunaparka gitmeye karar verdikten sonra birden haydi paraşütle atlayalım diyebilirler hazır olun. bir de kendilerini ait hissetmedikleri ortamda biraz suskun olurlar. o kendilerine bahşedilen 'laf sokma' özelliği, canları sıkıldığında yerini dinginliğe bırakır. ortam eğer gergin ise daha da bir sus pus olabilirler. ama eğer konu onlara dönerse işte o zaman ok yaydan fırlar. kaçın ve sakının. yediğiniz laf kırk yıl geçse de çıkmaz.
sert bakışlı ve soğuk mizaçlı olanlar ise hep yanlış anlaşılanlar bence. aslında hiç de öyle değiller. ortamı gözlemlerler 'burası nasıl bir yer, insanlar napıyor..' bu sorularla kendi aidiyetliklerini ararlar bulundukları yerde. ben bunu inançsal kuvvetlerine bağlıyorum. illa ki dinsel bir inanç değil tabiki. o an, o kişi ya da o yer ile ilgili bir inançları söz konusu ve bu değerin zedelenmemesi için kararlı ve güçlü görünmek gerekiyor. bu yüzden soğuk gibi durular. halbuki ilk adımı atmak önemli. siz 'merhaba' dedikten sonra eğer ki onun süzgecinden iyi biri olarak geçmişseniz, tamamdır güzel günler sizinle olabilir. bu demek değildir ki bir tebessüm ile bir hayat kazandınız.
yaylar yapıları itibariyle hep güzel, güler yüzlü ve neşelidir. sevgili olmaya giden yol tüm kadınlar için aynıdır. sadece yaylara özgü şunu yap bunu yapma demek gereksiz olurdu. ama yine de siz siz olun ters bir laf etmeyin ve onların ani değişikliklerine pek aldırmayın. süprizleri severler, özellikle tatillere bayılırlar. iştahlıdırlar da aynı zamanda ve zevklerine düşkündürler.
son olarak; aslan, koç ve terazi ile iyi geçindiklerini ama sanılanın aksine yengeç ve boğa ile de sevgili olmayı becerebilmişleri gördüm. yengeçle olanı biraz monotondu, boğa ile de kah mükemmele yakın kah hüsrana uğramış bir vaziyette. siz siz olun aşık olmadan ilişkiye başlamayın yoksa burçlar falan hikaye.