o löpçük gözlerinin ardındaki hüzündü
beni başka diyarlara taşıyan
belki bir dilim su böreği
belki prebiyotik yoğurdun zehriydi
içindeki o nefret
kusmak kurtarır mıydı ki seni
bu sonsuz çileden
cadı şapkan kurtarır mıydı ki seni
başındaki kara bulutlardan