yıllar yılı bazı tanrıtanımaz kimselerin diyaneti küçük düşürmek için bir koz olarak kullanabileceklerini düşündüğü; fakat ne gülünçtür ki kendilerinin "görmezden" geldiği ve savundukları özgür düşünme eylemine ters düşen davranışlara meyledip insanların saptırıldığını düşünerek, aynı düşünceye göre kendi bulundukları konuma da kendilerinin saptırılmış olduğunu fark edemeden yorumladığı ve hâlihazırda bir özrü bulunmayan her insanın kendi bilinciyle "seçme" yoluna gidebileceği, bunun dünyanın herhangi bir kültürü içerisinde toplum veya siyasi iradenin baskısını hissetmek ile önlenemeyeceğinin ve yine bu seçime haiz olmanın bireyin tamamen kendi iradesiyle alakalı olduğunun anlaşılması gereklilik arz eden;
imanın inanç, inancın ise "bir düşünceye gönülden bağlı olmak" evrensel tanımına istinaden, islam dinine mensup fertlerin büründüğü eylemselliktir.