ezel

entry5775 galeri video95
    3894.
  1. ezel, her hafta hiç kaçırmadan izlediğim bir dizi. yakın çevrem bilir. ancak ezel’in son bölümü tüm ülkücüleri çileden çıkaracak türdendi ve hepimize “ezel” değil “müptezel” dedirtti.

    olay şöyle:

    milliyetçi gençler vatanı savunduklarını, vatanın tehlikede olduğunu, teşkilatlarının ise vatanın teminatı olduğunu anlatıyorlar. ramiz dayı rolünü oynayan kabadayıdan silah istiyorlar.

    dayı da “dökülecek kanların hesabını veremem, kanlı davanıza destek olamam.” diyerek ülkücüleri kovuyor. kendinin bir katil ve kan döken olduğuna vurgu yaparak, bir süre vatan, millet nutku atıyor. sarı kenan diye birisinden selam getirdiklerini söyleyen ülkücüleri dayı kendisini tehdit ettikleri gerekçesi ile dövüyor.

    dizinin devamında ise ülkücüler dayının pavyonunu basıyor, sağa sola ateş ediyorlar. dayı da, cüneyt arkın edasıyla bir atıyor üç vuruyor, kendi de hafif yaralanıyor ancak dört ülkücüyü de şehit ediyor.

    dizide ramiz dayı adlı kişinin sol gelenekten bir babayı canlandırdığı ortada. kızıl bir atkı ile geçtiğimiz günlerde bu vurgu sıkça yapılmıştı. hatta geçtiğimiz bölümlerde savcı katili yılmaz güney’e atıfta bulunularak bir kadın sanatçının başına bardak koyup ateş etme sahnesi marifetmişçesine sergilenmişti.

    banka soyguncusu, tecavüzcü, asker ve polis katili, insan kaçakçısı sol çok masum, kendini meşru müdafaa hakkını kullanan ülkücü gençlik ise katil.

    sol’un geleneğinde her zaman kendi pisliğini karşı tarafa atmak vardır. ancak adama sorarlar bulgaristan üzerinden gelen rus silahlarını ya da ölen binlerce ülkü fidanını.

    ertuğrul dursun önkuzu’yu, süleyman özmen’i, ruhi kılıçkıran’ı, yusuf imamoğlu’nu ve diğerlerini.

    uğraşmanız boşuna sizin savcı katili yılmaz’la, banka soyguncusu deniz’den kahraman çıkmaz.

    hatırlarsınız hani meşhur bir “çağrı” filmi vardı. orada iman ve küfür savaşı sonrası müslüman taraf diyordu ki: “bizim ölenlerimiz cennete gitti, sizinkilerse cehenneme.”

    heh işte aynen öyle
    4 ...