bunun için mutlaka ama mutlaka gerçekleşmeden önce gerçekleşmiş gibi davranmakta fazlasıyla yarar var. psikolojiye gerçekten iyi geliyor. zaten öyleymiş gibi davranıyorsunuz ve hayalin gerçekleşmesi sizin için zorsa bir nebze kolaylaşıyor. çünkü öyleymiş gibi yaşarken bakıyorsunuz, büyüttüğünüz kadar değilmiş, gayet olası bir şeymiş diye düşünüyorsunuz. ve bu hayali gerçekleştirmenin kolay olduğu kanısına varıp, gerçekleştirme aşamasında rahat oluyorsunuz ve kendinize olan güveniniz bir kat daha artıyor.
şahsen bir günümü bile hayalsiz geçiremeyen ben; sözlüğe nacizane bir fikrimi ortaya koyacağım. batıl inanç mı değil. ama sadece bir inanış; insanın kendini motive etmesi için. normalde bunu çevrenizde sayılı kişilere söylemek daha geçerli ama tüm yazarlar görsün ne fark eder.
eğer hayal kurmayı seviyorsanız, ve bariz bir hayaliniz varsa aylardır hatta yıllardır bunun için çabalıyorsanız bu salı akşamı veya bir sonraki salı şunu yapın;
evet salı akşamı kesinlikle. neden bilmiyorum ama öyle olması gerekiyor. mum ışığında bir mektup yazın. mektubun içeriği o hayalinizin gerçekleştikten sonraki hayatınızı kapsamalı. örneğin sınava girecek bir öğrencinin hayalidir istediği bir yeri kazanmak. o bu mektubu yazarken ; az sonra okuluma kaydıma gidicem ordan çıkışta da şunları şunları yapıcam.. tarzı cümleler kurmalıdır. yani o hayali gerçekleşmiş gibi. tarih de ileride bir tarih olmalı. mektubu üç gün yanınızdan ayırmayın mesela duştan çıktıktan sonra giyeceğiniz kıyafetlerin cebinde olsun. uyurken istisnasız ya yastığınızın altında ya da cebinizde bulunsun. üç gün geçtikten sonra kağıdı mumla yakın ve küllerini lavaboya döküp suyu açın. küllerin giderden akıp kaybolmasını izleyin.
dedim ya basit bir inanış sadece. hayalin gerçekleşmesi sadece çaba sarf etmekten geçmez. önce kişinin kendine inanması, bunu başarabileceğinden emin olması gerekir. bu da o yolda yapılan, insanın kendisini iyi hissetmesine yarayan bir etkinlik.