1939 senesi..Franco'nun diktatörlüğü ile hafızalara kazınmış nasyonalist-sosyalist çatışmasının oluşturduğu geri planda, çatışmalardan uzak ve güvende bir köşede bulunan bir "kızıllar yetimhanesi". Hatta müdiresinin deyimiyle hiç hoş karşılanmayacak "kızılların çocuklarına bakan kızıllar" yeri. 4 yetişkin ve savaşta yer alan ebeveynlerin "emanet" ettiği çocuklar. Bir bacağını ve çok daha fazlasını bu uğurda kaybetmiş Carmen, Carmen'e aşık Arjantinli "doktor" Caceres, genç ve güzel eğitmen Conchita ve 15 yılını burada geçirip nefretle dolsa da yine kürkçü dükkanına dönmüş olan Jacinto. Babasının bir arkadaşına, arkadaşının da bu yetimhaneye bıraktığı küçük Carlos, Carlos' un gelmesinden rahatsız olan yaşça biraz daha büyük Jaime ve diğer çocuklar... ilk yarım saatte bize çocukların o naif ve büyümeye meyilli dünyaları izletilirken bu saf dünyalara leke bulaştıran her zamanki gibi yetişkinler oluyor. 4 yetişkinin sırları ve ilişkileri adım adım atmosferi gererken Carlos' un şahit olduğu hayalet ise gerilimi somutlaştırıyor. Burada gerilim kelimesini netleştirmek isterim ki beklentiniz farklı yönde olmasın. Gerilimi sizi koltuktan sıçratma denemeleri yapmak yerine hikayeye yedirerek yetimhanedeki atmosfere ortak olmanızı sağlayarak germeyi tercih ediyor del Toro, ki bunda başarılı olduğunu söylemekte yarar var.
--spoiler--
referans alanlar için belirtmekte yarar var, filmin imdb puanı 7,6.