uc sampdoria

entry20 galeri
    9.
  1. kafasına göre dükkan açmayı adet edinmiş xl italyan esnafını hesaba katmayıp; ''ulan bu da kulüp mağazası arkadaş, kafalarına göre açıp kapatacak değiller ya; illa ki makul çalışma saatleri vardır'' diyerek kaldığımız hostelden cenova çarşısındaki sampdoria pointe yürüdük arkadaşımla... saatlerimiz tam 11:30 u gösteriyordu ki birde baktık ne görelim, çarşıdaki tek kapalı dükkan sampdoria point... türkiye'de aylarca sampdoria formasının hayaliyle yanıp tutuşmuş bir insan için cenovaya gelip formayı bulamamak nedir tahmin bile edemezsiniz. yani insan değişik ruh hallerine giriyor ayak üstü... bir anda sinirlenip bir anda düşüncelere dalıyor, ara ara azıp; bazı bazı gülümsüyor elinde olmadan.
    sampdoria formamı alamamış olmam beni buhrandan buhrana sokuyordu fakat bu ruh halinden çarçabuk kurtulmam gerektiğininde farkındaydım. çünkü cenovadaki son günümdü ve bu şehirden o formayı almadan gidemezdim*. hemen etraftaki esnaftan sampdoria point'ler hakkında bilgi aldım. italyan esnaf amca 2 mağaza daha bildiğini birinin stadyumda olduğunu söyledi, diğerini de tarif etti ama ben bi bok anlamadım. artık benim de arkadaşımında fazla seçeneği kalmamıştı... sampdoria'nın mabedine, yani stadio luigi ferraris'e gitmeliydik...
    azimle sıçan taşı deler hesabı, yaklaşık 10-11 km yürüdükten sonra stada varmıştık. formayı almam için son şansım stadın içindeki taraftar mağazası idi. bir yandan içimdeki ''ya burası da kapalıysa'' korkusunu bastırmaya çalışırken bir yandan da forma uğruna sürüklediğim yorgun arkadaşımın küfürlerini dinlemekle meşguldüm. bir kaç dakika sonra mağazaya varmıştık. mağazanın kapıları ardına kadar açıktı, adeta beni kucaklıyordu. içeriye heyecanla girdim, karşımda esmer renkli gözlü taş gibi bir satış elemanı duruyordu. aramızda müthiş bir elektriklenme olmuştu. cesaretimi toplayıp ''ciao'' dedim, o da bana ''ciao'' dedi, ... sonra ikimiz de işimizi yapmaya başladık... ben deliler gibi formalara dokunup bedeni uygun bir tane bulmaya çalışırken o da yeni gelen ürünleri kolilerden çıkarıp raflara yerleştiriyordu... tanrım; bu satış elemanı ayak tırnağından saç teline kadar tam bir kadındı.
    bir kaç dakika sonra aradığım uzun kollu formayı bulmuştum. satış elemanı bayana, üzerimi nerde değiştirebileceğimi sırıtarak sordum, bana kasanın arkasındaki depoyu gösterdi. soyunma kabinlerinin olmaması şaşırtıcıydı... ürün deposunda üzerimi değiştirip sampdoria formamla aynaya baktım. aman yarrabi! bildiğin pazzini'ye dönüşmüştüm ya la! soyunma kabininden çıkıp kasaya gittim, formayı almak istediğimi söyledim. satış elemanı bayan formanın fiyatının 56.40 euro olduğunu söyledi. 10 euro indir alayım dedim gülümseyerek. suratıma mal mal baktı... hatunu tavlamak için yapmış olduğum espri tutmamıştı anlaşılan. parayı verdim ve arkadaşımı alarak mağazadan uzaklaştım...
    sonuç olarak aylardır hayalini kurduğum formayı almakla kalmamış, sampdoria'nın efsanevi stadını da görmüştüm, ayrıca taş gibi bir sampdoria'lı hatuna ''ciao'' demiş, yorgun arkadaşımdan şimdiye kadar duymadığım küfürler duymuştum yaa işte öyle...

    ayrıca pazzini'yi inter milan'a cassano'yu ac milan'a kaptırmış kulüptür.
    0 ...