elemanlarını; çalışanı değil kölesi olarak gören, her şeye hakkı olduklarını düşünen, ülkemizde bu dönemde çoğunluğu oluşturan şirketlerdir. bunların müreffeh olarak yaşadıkları düzen, emeği sömürüyü de aşan, insanca yaşama hakkını bile çok gören, kölelik ötesi bir düzendir.örgütlenme ve sendika gücü olmadığı gibi, yasalar da patronların istediği şekilde çıkar. millet de sömürülmeyi nimet sanar. yoksulluk değil dikkat edin, açlık sınırının altında yaşayan milyonlara karşı ferrari koleksiyonu yapan, denize bile 20000$lık takıyla giren, primitive accumulation (ilkel birikim) ın hakim olduğu, üretim e dayanmayan, sanal ekonomi ve inşaatın (belli arsaların belli kişilere peşkeşiyle) tavan yaptığı bir sistemin, güzide çocuklarıdır bu şirketler.
isyan edenler çok olsa bu düzen değişir ama düşünmekten korkan insan isyan edebilir mi, tartışılır.