yüzbaşımızın, bir hata yaptığını kabul etmekle beraber olayın bir linç kampanyasına dönüştürülmeye çalışılmasını, doğuda özellikle çatışma ortamlarında kelle koltukta görev yapan askerlerin nasıl bir gönüllülük esasına göre seçilmiş olduklarını, daha sonraki süreçte farklı motivasyonlarla ne kadar zorluklar altında sevk, idare edildiklerini ve bu ortamlarda, mehmetcik ile komutanları arasında ne kadar kuvvetli bağlar oluştuğunu yakinen bilen birisi olarak, hayret dolu gözlerle izlemekteyim.
askerde bazen öyle anlar yaşanır ki daha sonra bu anlara bakıldığında anlaşılır yaşananların ne kadar da garip şeyler olduğu...
neticede, şanlı türk ordusunun dağlarda omuza omuza çarpışan, şehitler veren ama sonunda daima başarı kazanan mehmetciklerinden bir katredir - hata yapmış olsa dahi- yüzbaşımız ile askerleri.