çok ciddi dezenformasyon içeren bir veridir bu. öncelikle türklük kavramının ortaya çıkartılması lazım, yani genetik olarak kime türk diyeceksin? orta asyadakilere mi? eğer böyle ise o orta asyadakilerin moğol saldırılarından kaçışları ve yeni yurt edinmeleri ile ilgili olarak yaptıkları göçlerde her geçtikleri yerden kız aldıklarını varsayarsak ve sonrasında da anadolu gibi bir köprüyü mesken edindiklerini düşünürsek pek tabiki genetik karışım kaçınılmaz olacaktır. türkler bu göçte erimemişler, başka ırklarla kaynaşmışlardır. erimemişlerdir çünkü tarihten gelen güçlü devlet kurma ve savaş becerileri ile kendilerini göç ettikleri yerde ayakta tutmayı becermişlerdir. anadolu ile de yetinmeyip, sonrasında avrupa'ya açılmışlardır. tabi o zamanların dünyasında avrupa gibi bütün bir toprak parçası kavramının olmadığını unutmamak lazım. batıya kaymışlardır diyelim. e batıya sadece kendileri kaymamış, haliyle dnaları da kaymıştır. e doğal olarak da genetik olarak orta asyadakinden farklı bir dna ortaya çıkmıştır. orta asya genine yakın olanlar genellikle dağ köylerinde kalıp yerleşen ve dışarı ile kız alıp verme adeti olmayan boylar olmuştur. marifet ingiltere gibi bir ada ülkesinde kalıp, genetik olarak fazla bozulmamış bir ırka sahip olmak değildir. marifet bu kadar göçten sonra, bu kadar güçlü kültürlerin arasında hala ayakta kalabilmek, hala kendi dilini konuşabilmektir.
