öğrenciye bir şeyler fırlatan öğretmenler

entry60 galeri
    33.
  1. bu bizim niyazi hocamız... adam evde kalmış, kendi içerisinde psikolojik problemleri olan bir insanımsıydı... sürekli öğrencileri dövmek için yer arardı. fırsatını bulunca da "sizi dövmeyeceğim diye kendi kendime yemin ediyorum ama mecbur bırakıyorsunuz adamı" derdi. birgün bu hayvanoğlu hayvan orta sıralarda oturan bendeniz'i hiç dövmediğini farketti ve üzerime oynamaya başladı. sürekli bir açığımı arıyordu bana iki tokat atabilmek adına. birgün ders esnasında yanımdaki arkadaşımla konuştuğumu gördü tahtaya yazı yazarken(!) it oğlu it arkanda da mı gözlerin var senin... kendi kafasında canlandırdığı olay üzerine tam tersi istikamete çok sert bir manevra yaptı ve tahtaya yazılanları defterine geçirmeye çalışan bendenize, tebeşiri çok sert bir şekilde fırlattı...

    ben olayın farkında bile değilken tebeşir gelip yanağıma çarptı. bende komple yüzümü tutarak kendimi yere attım, sert müdahaleye uğramış taklidi yapan futbolcular gibi... sürekli elimle gözümü oğuşturuyordum, gözümü kan çanağına dönüştürmek için. ben yerde debelenirken bütün sınıf ve hoca etrafıma toplandı. bize hakaretler savuran niyazi birden bire değişmişti, "kelebekler gibi 1-2-3 1-2-3" yapıyordu etrafımda... "yavrum neyin var?", "birşeyin yok değil mi?", "nerene geldi söyle bakayım?" gibi soruları cevaplanmadıkça endişesi bir kat daha artıyordu... ben iki elimi yüzümden hiçbirşekilde indirmiyordum. sınıfta yaşanan gürültülerden sonra hemen yan oda'da bulunan müdür sınıfa geldi. ne olduğunu sordu, sınıfın diğer elemanları durumu izah ederken niyazinin içerisinde uçuşan kelebekler hızla çiftleşiyordu. sonrasında müdür, niyaziye sağlam bir fırça attı. ben atılan bu fırçanın üzerine ellerimi yüzümden indirdim. fakat oğuşturduğum gözümü kısıp, kırpıştırıyorum. müdür şöyle bir baktı bana "gözüne mi geldi" dedi. yok hocam bişey dedim, bize nasıl baskı yaptığını anlayın gibisinden... sonra aldı beni "tuvalete git; elini, yüzünü yıka... dedi. tuvalete girer girmez hemen ayna'ya baktım. müthiş bir iş çıkarmıştım, kendimle gurur duyuyordum. gözüm kan çanağı gibiydi. tebeşir gözüme gelse o kadar olmazdı. *

    niyazi o günden sonra gayet muhlis bir insana dönüştü ama şimdilerde mahallede benim okuduğum ilkokula giden öğrencilere soruyorum yine aynı bok olmuş. bir ara sokakta rastgelmiştim pis pis sırıtarak "nasılsın, neler yapıyorsun" dedi. suratına uzun uzun bakıp "sana ne lan!" dedim.

    bu ülkede öyle insanlar var ki ortadan kaldırsan kimse yokluğunu farketmez, farketmek istemez. bu niyazi de bunlardan biridir. ilkokulda öğrenciler olarak ahtımız vardı. cenazesinde göbek atıcaktık. umarım görürüz o günleri. facebook'ta niyazi'nin cenazesi diye etkinlik oluşturup "bu mutlu günümüzde sizleride aramızda görmekten kıvanç duyarız" şeklinde bir mesaj yayınlayacağız.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük