daha kopilllik zemanım, ben ve kardeşim bisikletle geziyoruz işte.hava da rezalet, anlatamam yani bir yağmur yağmış, her taraf çamur deryası.insan bata çıka yürüyor, çıkanda batmış bir vaziyette hani böyle uyduruk amerikan filmlerinde yeraltı canavarları olur ya, hah işte öyle.tabi bizim bisikletlerin tekerlekleri çamurdan ayrı bir tabaka çıkarmış durumda.rezalet anlayacağın.işte tam o sırada karşıdan bir güruh insan belirdi.hepsi öyle şık, öyle güzel giyinmişler ki, kesin düğüne gidiyorlar dedim, çok da belli, nasıl şen şakraklar, anlatamam.ben içlerinden birini gördüm, adamın kıyafatinin beyazlığını hiç bir yerde bu kadar fazla görmemiştim, yok yani öyle beyazlık.resmen büyülendim, nasıl beyaz ve temiz, anlatamam(adam gözümde potansiyel damat, 'hah dedim kesin bunun düğünü var)...neyse o an aklımdan şunlar geçti: 'hava da berbat,lan bişey olmasın damatlığa...''tam öyle düşünürken benim bisikletin çamurlu katmanı o adamın bacakları arasında.ama 1-2 sn dondu millet.tabi bende.adamın yüz ifadesi gözümün önünden gitmez, hala: ''allah kahretsiinn...''çınlar kulaklarımda.tabi gitti caanım damatlık ve düğün.ben nasıl kaçtığımı bilmiyorum.
not:eğer beyaz damatlık giyip battıysa bu hikaye gibi, af edersiniz, istemeden oldu.