bu kişileri yer ve cinsiyet ile sınırlandırmak mümkün değildir aslında. erkek ya da kadın, otobüste, trende, tramwayda her yerde karşımıza çıkabilecek, bu kendi kendine yetki veren kişiler, insanların oturacakları koltuğa, eşyalarını koyacakları yere karışmakla kalmayıp, bazen koltuğa oturacak kişileri bile seçerler ve hiç kimse de alınan bu karara karşı çıkamaz.
bir yer boşaldığında çok uzakta da olsa "kızım gel otur." demişse artık o koltuğa kimse oturamaz.
ayak altında olan poşetlerin yerleştirilmesi direktifini de verir.
oturan çocukları kaldırır, bayanları oturtur.
kapı önünde duranlara, inen-binen yolculara müsade etmeleri emrini verir.
durağı karıştıran ya da gideceği yeri tam bilmeyenlere yardımcı olur.
sesli konuşan liseli veletleri uyarır.
ve işin ilginç tarafı herkeste sınırsız bir itaat ruhu oluşur o an.
sanki otobüsün sahibi onlardır.
hatta boşalan yer olduğunda oturmadan önce o kişilerden onay bekleyenler bile olur.
toplu taşıma araçlarındaki kurallardan bihaber olan insanımız için, her toplum taşıma aracına lazımdır aslında bunlardan.
böylelikle arka tarafa ilerlemeyen, bağıra bağıra konuşan, kapı ağzında bekleme yapan, inenlere öncelik tanımadan tıkışmaya uğraşan, aşırı sesli müzik dinleyen, cep telefonuyla konuşup herkesi rahatsız eden, yer yokmuş gibi bayanların dibine girip taciz eden kişiler belki azalabilir.