--spoiler--
sevgili nina nın başından geçenler birilerine mesela bana fazla abartılı gelmiş olsa da, kamerayla yapılan hareketler 10 numaraydı. nina zannedersem ana baskısından ötürü, beynini yeme noktasına gelmiş ve sürekli ev-dans ikilisi arasına sıkışmış bir hayata sahip safcana bir kızımız. ve fakat filmin tüm olayı olan, black swan olabilme-olabilememe karmaşasında sevgili nina nın sorunlarının içine içine giriyoruz ama bu sorunların oluşum nedenlerine fazlaca girmiyor filmimiz. nina en sonunda black swan olabiliyor ve kusursuz bir black swan oluyor amma ve lakin nina nın ne kontrolü kalıyor ne de eski sıkıcı hayatı. bu kızımızın içinde hep bir black swan varmış diyoruz film biterken, işte sevgili vincent cassel in önderliğinde ve pek güzel mila kunis in destekleriyle nina nın içindeki o black swan hafiften ve pek bir sancılı bir şekilde gün yüzüne çıkıyor ve 100 dakika boyunca yönetmen bu hadiseyi pek bir başarılı anlatıyor. ben beğendim ama bir social network değil, neden social network ile kıyasladım çünkü oscar kapışmasına gireceklerini düşünüyorum. unutmadan natalie portman ın 2010 un en iyi kadın oyuncu oscar ı hayırlı ve uğurlu olsun.