türklüğün 1920'lerde verdiği ikinci kurtuluş ve bağımsızlık savaşı ilk alfabe ile başladı. arap harfleri, gene iyi niyetle, islam'a duyulan saygı dolayısıyla alınmıştı. ama türkçe'ye uymuyor, onu köstekliyor, arapça, farsça sözcüklerin kullanılmasını ise kolaylaştırıyordu. arap yazısı arapça da öyle olduğu için sessiz harflere dayanıyor, türkçe ise sesli harflere dayandığından bu yazı ile yazılması onu boğuyordu: oysa ki islam, kalıbı, şekli değil, manayı, niyeti, ifadeyi temel alır. ifadeyi, manayı kolaylaştıracak her değişiklik islam'ın ruhuna uygundur.arap harfleri herine türkçe'ye tıpatıp uyan yeni türk harflerinin getirilişi islam'ın hassasiyetine bir darbe vurup, frenkçe'ye sarılmak için değil, türk'ün ifadesini, ruhuna dönüşünü kuvvetlendirebilmek içindir.
kısa zamanda ilk zafer kazanıldı. türkçe, kendisini matematik kadar kesinlikle tespit edebilen ve başka dillerde az görülür derecede kudretli ve verimli bir yazıya, yeni türk yazısına kavuştu.