penis arkadaşlar, insanoğlunun zihninin derinliklerine zuhur etmiş, belki de evrimsel süreçte, insan zihninin dönüm noktasını oluşturmuş bir organdır. yeri geldiğinde en köhne ama bir o kadar da etkileyici dinlerin bile temel yasalarını belirlemede başat baskınlığını göstermiştir. yasaklar, zevkler, tabular, küfürler, ihtiyaçlar vs. vs. hepsinin temelinde yer almayı başarabilmiştir. su kadar, besin kadar elzem ve bir o kadar da belirleyicidir insan yaşamında. dinin en vurucu yasaklarının temeline girmiş ve dini, bir cinsi ondan korumak için adeta demir perdelerle savunmaya itmiştir. şizofrenik kalıntıların ürünü olan kitaplarda anlatıldığı şekilde toplumlar yok etmiş ve adına kötülük, köhnelik ve sapkınlık adı verilen dışa vurumlarla cezalandırılmaya çalışılmıştır. ancak o hep dimdik ayakta kalmayı başarabilmiş ve iskenderin, cengiz han'ın bitmek bilmez saplantıları gibi tarihin en belirleyici vakası olmayı sürdürmüştür.
bir söz vardır ya hani; "dimdik ayaktayım" işte bu bile penisin beynimize nasıl zerk ettiğini ayan beyan ortaya koymaktadır. kaldı ki tarih içinde hakettiği değeri alamamış ve sürekli aşağılanmaya, en kötü sözlerin temsiliyetine ve en kötü eylemlerin temeline yerleştirilmiştir. penis arkadaşlar, insanoğluyla arasındaki bağı kopsun diye olmadık dezenformasyonlara maruz bırakılmıştır. hani elinize aldığınızda ve o en değme orgazm anında dünyayı sikme arzusuyla tutuştuğunuzu bir düşünün, düşünün ki neye sahip olduğunuzun farkına varabilin.
