defne joy'un ölümü ile ilgili kaleme aldığı köşe yazısını okuduğumda bu ne talihsiz bir adamdır dediğim insan kalıbı.hakkında yapılan tüm yorumlara bir tek cümle olsun söylemeye artık bir hakkı kalmamış bir insan cesedini,saçlarından tutup savurmuş köşesinde,bir o köşeden bir o köşeye...hangimizin günahları,kayıtlara geçmemiş ayıpları yok?senin mi sayın(!) uluç?madem ki hepimizin geldiği yer de gideceği yer de belli,madem dünya zor zanaat herkesi günahıyla sevabıyla yanlışıyla doğrusuyla kabullenmek değilse bile hor görmemek çok da zor bir zanaat olmasa gerek...yaşamak kadar ölmek kadar zor değil...ölüm sırasını şaşmasaydı mantıken senin defneden önce ölmüş olman gerekirdi ki acaba defne de senin ona yaptığın gibi tepinir miydi bu kadar cesedinin üzerinde...sanmam..belki hiç ilgilenmezdi bile...daha iyi değil mi,daha ahlaklı...öldüyse öldü derdi,kazık çakacak halimiz yok ya anacım,bırakın gitsin,derdi...daha onurlu cümleler kurardı sanki...hem ne gereği vardı bunca cümlenin...herkesin yanlışları var,açık hesaba tutulursak vay halimize...bırakalım madem konu mistik mevlana bir şey söylesin de özetlesin asıl söylemek istediğimi:
kör cehalet çirkefleştirir insanları,
suskunluğum asaletimdendir.
her lafa verecek bir cevabım var
lakin bir lafa bakarım laf mı diye
bir de söyleyene bakarım adam mı diye.