michael j fox

entry47 galeri video3
    12.
  1. kendisi benim çocukluk kahramanımdır. hayranlığım back to the future serisi ile başlamıştı. yekta kopan ın sesini onun sesini zannettiğim zamanlardı. daha, ciddi filmler izleme tecrübem yoktur. basit, aile filmleri hakimdi. artık zamanıdır diye düşünür ailem. star tv, daha star 1 zamanlarıdır. parlament pazar gecesi sinema kuşağının olduğu zamanlar. yatmadan evvel oturur ve izlerdim bu kuşaktaki bütün filmleri, hiç kaçırmazdım. işte yine böyle bir gecede, babamın zorlamasıyla, oturulur ve bu film izlenmeye başlanır. ailem nereden bilebilirdi ki; benim o geceden sonra, şu yaşıma kadar o filmleri, defalarca ve defalarca, repliklerini ezberleye ezberleye izleyeceğimi. olur, insanlık halidir.

    işte o filmlerin baş kahramanı; marty mcfly. ağzıma pelesenk olmuş repliklerin kahramanı; "doktor, doktor!!", "kimse bana tavuk diyemez!"... bende; onun filmlerinin yeri, hep çok ayrıdır. hepsini izlemeye, takip etmeye çalışmışımdır. dizilerini de izlemişimdir. kısa boyludur belki, ya da çok çocuksu bir yüzü ve sesi olabilir, ama o benim gözümde dev gibi bir aktör, bir örnekti. onu hep öyle olacak diye düşünecektim...

    gel zaman, git zaman; bir gün gazatede, spin city dizisinden, bir rahatsızlığı sebebiyle ayrıldığı haberini okudum. başta pek anlayamadım nesi olduğunu. herhalde ağır değildi. ama ne zaman, o yeni haberi okudum, hastalığının asıl sebebini öğrendim, işte o zaman; tanımadığım, yabancı bir insan için ilk kez göz yaşı dökecektim. ikincisi; superman* öldüğü zamandı...

    işte; artık sinema dünyasından bir yıldız daha kaymış, kariyerini, belirsiz bir zamana dek askıya asmıştı...

    hastalığının tedavisi zamanı boyunca, ne zaman bir haber görsem hakkında, gözümü çevirir, bakmam, kanalı çevirir ya da duymamazlıktan gelirdim. çünkü, onu hep bildiğim haliyle hatırlamak istiyordum. ama bir zaman geldi, kendisi hakkında bazı haberler okudum... içim cız etti. kendisine; "hastalığını, bir prim yapma aracı olarak kullandığı, numara yaptığı, kurduğu vakıflardan cebine para attığı" gibi türlü türlü suçlamalarda bulunuyorlardı. şaşırdım... üzüldüm... artık zamandır dedim, açıklama yaptığı bir videoyu izleyecektim. youtube dan buldum o görüntüleri. izledim. gayet güzel bir konuşma ile hepsini reddetti. ancak, onu hasta haliyle ilk kez görmüştüm. titriyordu... sarsılıyordu... sesi gidip geliyordu... ama; o yine de dimdik ayakta, kendisini savunuyordu. rahattı, gocunmuyordu, özgüvenliydi, ama en çok da; gerçek bir insandı. yine ağlıyordum... ona "fake" diyenler utanmalıydı...

    "marty* sen ne güzel bir insansın"...
    5 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük