öncelikle olayı defne joy'un özeline indirgemeyip, daha geniş bir bakış açısıyla, toplmunun değer yargılarıyla sorgulamak daha doğru bi sonuç verir.
defne joy'un kocasıyla ilişkisini bilmiyoruz. boşanmak üzere olan bir çift olabilir. işte tam da burda olaya " toplumun değer yargıları" dahil oluyor. ve sonuç olarak toplum ne yaşandığına değil sonuca bakar. sonuç ; defne joy'un kağıt üzerinde hala evli olması, sonuç; evli bir kadının sabaha karşı alkollü bir halde kağıt üzerinde evli olmadığı birinin evine gitmesi.
kimse bu değer yargıları beni ilgilendirmez, ben ultra geniş bi insanım diyemez arkadaş. yaşadığın toplumun değer yargıları seni sike sike ilgilendirir, ilgilendirmek zorundadır. babasıyla "kağıt üzerinde" dahi olsa evli olan annesini başka bir adamın evinde basıp aynı pişkinlikle, defne joy'u savunur gibi savunacak adam varsa içinizde bilemem. veya "mahalleniz" de aynı durum yaşansa vereğiniz tepki yine bu şekilde mi olur? (nah olur!)
şunu ilgilendirmez, bunu ilgilendirmez, onu ilgilendirmez diyemezsin amca oğlu! senin savunduğun defne joy değil çünkü, senin savunduğun o gerizekalı magazin programlarıyla topluma empoze edilmeye çalışılan yoz kültür. yakınlarında aynı olay vuku bulunca " vay orospu" damgasını vurup, kişi ünlü olunca "helal olsun" diyen adamın samimiyetini taksim meydanında sikeyim. samimi olun samimi.ben laikim, dinci-yobaz değilim o yüzden böyle düşünüyorum dangalaklığından kurtarın kendinizi. 15 yıllık ateistim sizin yüzünüzden türbana giricem a.q.