operasyona gönül rahalığıyla başlayabilirsiniz. sırtınızdaki ceketi çıkartıp ve emin adımlarla tuvalete (yada lavaboya artık hangisini seviyosan) ilerliyorsunuzdur. dünyayı kurtaracakmış edasıyla... ama kimse bilmez o an sizin için dünyayı değil götünüzü kurtarmanın daha önemli olduğunu. çünkü daha henüz ne kendisi ne de kimse altına sıçan bir anto'ya hazır değildir.
içeri girince önce bi pisüvara bakar ''sana değil şu an'' dersiniz, onu da rahatlatmış olursunuz, götünüzden önce. daha sonra kabine girer ve kapıyı kapatırsınız... ne hayat şartları ne geçim zorluğu ne maaşlara verilmeyen zamlar ne trafik ne sevgili ne laftan anlamaz müdürler. hiçbirşey düşünmezsiniz o 6 dakika boyunca. *
***
ama o 6 dakika öyle kolay geçmez.
***
şöyle klozete acınası bir bakış atarsınız
akabinde daha önce sıçanlar etrafa sıç(rat)mışlardır diyerekten peçeleri kolzete döşersiniz
tahtınız hazırdır.
yavaştan, önce kemer sonra pantolonunuzun düğmelerini açarsınız
pantolonunuzu, yere değmeyecek şekilde indirirsiniz
sonra bacağınızda bir sivilce fark eder patlatırsınız, bir parça tuvalet kağıdıyla kanı durdurursunuz
işleme devam eder, donunuzu indirirsiniz.
ve artık o yumuşacık filli tuvalet kağıtlarıyla kaplı klozete oturabilirsiniz!
önce bir su dökersiniz önce fışşş fışşş.* devamında pat pat pat pat bırakırsınız suya, ama çok hızlı değil yoksa maazallah götünüze falan boklu boklu su sıçrayabilir.
ama... ama... o da ne!!! o heyecandan kravatınızı boynunuzun arkasına atmayı unutmuşsunuzdur! siz sıçarken o hain kumaş parçası klozet boşluğuna girmiştir! bööyle kilise çanı gibi bi pipiniz bi klozet kapağına değe değe sallanıyordur...
artık güne ya 2 damla çişli ve kravatlı, yada çişsiz ama kravatsız devam etmeniz gerekmektedir...
eğer işiniz kravat takmanızı gerektirecek bir işse vay halinize o zaman...