koç yumurtası dendigine bakmayın. öyle söylemesi kolay oluyor uzaktan. hiç görmeden, yemeden yumurta diyebiliyorsun. kibarlaşabiliyorsun.
ama bir gör hele. karışık kebapta bir gör.
bakalım ne diyeceksin?
maaşlar yeni çekilmiş, arkadaşlarla hayvanlar gibi yemek yeme istegi hasıl oldu içimizde. çıktık, bir ocakbaşı arıyoruz.
aramaz olaydık amınakoym aramaz olaydık. uzun ugraşlar sonunda yavşak garsonlara, ibne bir müdürüne, duvarda gezen salyangozlara, masamıza konuk ettigimiz farelere sahip bir ocakbaşı bulduk.
ilk başlarda her şey normal. tabi masadaki splinter usta ve duvarda kendi halindeki garip salyangoz dışında.
garson geldi. -abi ne alırdınız?
-karışık kebap alalım biz canım, bir de içecek bir şeyler getir.
normal insanların yedigi karışık kebapta ne olur? fındık lahmacun, adana, tavuk şiş, yerine göre döner, adam gibi bir pilav filan degil mi?
evet öyle.
garson tabakları getirdi. betimlemeliyim o güzelligi, betimlemeliyim.
şöyle işaret parmagı kadar bir adana, üç adet baş parmagınızın yarısı kadar tavuk dilimi, bir çorba kaşıgı kadar igrenç turuncu bir pilav.
canım biz senden minyatür kebap istemedik lan. karışık kebap istedik.
dur lan asıl konuyu unuttuk.
tüm bunların yanında da iki adet yuvarlak acaib bir şeyler.
-ustam bunlar ne?
+koç yumurtası abi.
ne yumurtası lan ne yumurtası. bildigin taşşak degil mi o? bu yaştan sonra taşak mı yiyecegiz lan? dünyanın neresinde görülmüş karışık kebaba taşak koyuldugu? hangi insan taşak ister lan kebabında?
insan utanır taşak siparişi veremez lan, gider gizli gizli bir köşede yer.
amınakoym siz karışık kebaba koymuşsunuz.
4 porsiyon kebapta toplam 8 adet taşşak duruyor öylece.
yiyemedik tabii ki.
ben o karışık kebaba taşak koyan lokantanın sahibinin ta...