12 eylül sonrası halkın kafasına kazınan "hak aramak terörizmdir, eleştirmek ve protesto etmek anarşizmdir, düşünmek vatan hainliğidir. Ülkemizi bölmek isteyen dış güçlerin oyunlarıdır bunlar. Onlara alet olmayın, ekmeklerine yağ sürmeyin. Devletimizin ve milletimizin bekası için sessizce oturup elinizdekiyle yetinmesini bilin" düşüncesinin artık türk insanının yaşam biçimi olmasından dolayı teğet geçmiştir.
Yine 12 eylül sonrası tüm iktidarların dini kullanması da bu sebeptendir. Çünkü dini dogmalar insana "fakirlik, yoksulluk, hastalık gibi şeylerden şikayet etmek allah'a karşı gelmek demektir. Bu acılar allah'ın bir imtihanıdır. Sessizce kabul ederseniz öbür dünyada süper bir cennet sizi bekliyor" der. Böylece her türlü haktan yoksun kitleleri kontrol altında tutmak daha kolay olur.
Türkiye'de devrim olursa aydın bir azınlık tarafından halka rağmen gerçekleştirilmesi gerekir. Ama halk kendi eliyle bu devrimcileri yakalayıp polise teslim eder. Hatta direk sokakta linç ederler. O yüzden bu ülkede artık devrim mevrim olmaz. şartların olgunlaşması için Ancak dindar kesimin kullanıldığını anlaması ve bunun için de biraz daha zaman geçmesi lazım. şöyle bir 50 yıl kadar.