tekrar ekranlara dönerek bizi ailece sevindiren dizidir. ayrıca en çok seyirci alan tiyatro olduğu da şüphe götürmez. kült eserdir*. özgündür. lisedeyken, her çarşamba önceki bölümde yapılan esprileri tekrarlar dururduk. hey gidi günler. bir "hıyarzan" vardı ki dilimize pelesenk* olmuştu. bdt, şimdi tekrar dönüp denediği bu ilginç tarzla birlikte, bazı dubai bayiilerinin verilmek istenen mesajları halen anlamadığının ve kendilerine sunulan servise layık olduklarının da bol şakalı bir belgesi olmuştur kanımca. ama aralarında her sıçılanı sanat addetmeyip, daha iyisini isterük diyen samimiyetperestlere de lafımın olmadığını belirtmek isterim. yılmaz erdoğan, oyunculuğunun çok çok ötesinde iyi bir yazardır. yaşı kemale ermeye yaklaşmış, fikriyle zikri iyice yerli yerine oturmuş, tutarlı bir abimizdir. içinde bulunduğu ortama kendi bakış açısından getireceği eleştiriyi, tutar, "reyting uğruna ona buna sataşıyor" dersek, adamın kalemini gücendiririz. oysa ki böyle birkaç âkil kalem erbabı daha olsa da cnbc-e tadında diziler izlesek. değil mi sayın seyirciler?