her ne kadar üniversite (bkz: aibü) gençliği için "gitmem gerek bu şehirden" repliklerini muhtelif aralıklarla tekrarlatsa da işin sonuna geldiğini anladığınızda içinizde acı bir tat bırakmaya yetecek kadar güzeldir kendileri... bünyesinde barındırıdığı doğal güzellikleri, "doğal güzellik" lafından ibaret olmayıp bu tanımlamanın hakkını verebilecek niteliktedir.
benim içinse "14 plakalı, istanbul-ankara karayolu üzerinde ki şehir"den çok daha duygusal tanımlamalar içeren, son demlerini yaşadığımdan mıdır bilinmez gittikçe daha da sevdiğimi hissettiğim, her yerinde buram buram "izzet baysal" kokan ve "ısrarla görün" diyebeileceğim mühim şehir...
gün itibariyle anladım ki kendisi aynı zamanda karın en çok yakıştığı şehirdir de aynı zamanda...