hayatta kader denen şeye inanmak şart azizim. şimdi bu başlığa bakıp saniyesinde yok artık benim işim olmaz derdim. ne hocası koca adam yahu der kapatırdım konuyu. ama öyle olmuyormuş. o hani bbg evlerinden günümüze miras kalan "elektrik alma" hadisesi hesapla kitapla olmuyormuş, ilk karşılaşmada hissediliveriliyormuş. öğrenci belki toplum baskısından belki başka sebeplerden bu durumu fark edip hemen geri çekse de hoca öyle yapmıyormuş işte. daha bir saldırganlaşıp öğrencisini rencide etmenin yollarını arıyormuş. belki de onun da amacı aramızda bir şey yok mesajı vermekmiş. bu hır gür esnasında bariz bir şekilde diğer öğrencilerin dikkatini çekerken işler arap saçına dönüyormuş. zormuş bu süreç gerçekten.
peşin edit: bahsettiğim süreç ana sınıfından lise sona kadar olan kısmı kapsamamaktadır.