bir matematik profesörü mutfağındaki musluğun bozulduğunu fark etmiş ve bir tamirci çağırmış. tamirci ertesi gün gelmiş, bir kaç dakika uğraştıktan sonra musluğu tamir etmiş. profesöre de kabarık bir fatura çıkarmış. profesör adamın yaptığı işten memnun olmuş ama faturayı fazla bulmuş. tamirciye ayda ne kadar kazandığını sormuş ve tesisatçının kendisinin 3 katı maaş aldığını öğrenmiş. tabi profesör sinirli bir şekilde bunun haksızlık olduğunu anlatmış. tesisatçı ise isterse profesçrün de tamirci olabileceğini sadece iş başvurusunda eğitim durumu sorulduğunda "lise terk" demesi gerektiğini söylemiş. profesör bu taktikle bir serviste işe başlamış ve gerçekten üniversiteden daha fazla para kazanmaya başlamış. ancak birgün patron tamircilerin liseyi bitirmeleri gerektiğini söylemiş ve herkesi akşam okulunu yazdırmış. profesör ve arkadaları okula gitmişler, bir de ne görsünler ilk ders matematik. derste öğretmen dairenin alanını sormuş. bizim prof cevap vermek için kalkmış ama formülü hatırlayamadığını fark etmiş ama "nasıl olsa formülü çıkarırım" diye tahtada hesap yapmaya başlamış. tahtayı türev, integral doldurmuş fakat çemberin alanını negatif çıkarmış. işlemleri yeniden yapmış ama sonuç değişmemiş. üçüncü kez işlemleri yapacak iken arka sıralardan kendisini işe sokan tamirci bağırmış;
- integralin aralığını yanlış alıyorsun.
***
bir matematikçi ve fizikçiye bir bir evde yangın olduğunu fakat yangın hortumunun musluğa bağlı olmadığını söylemişler ve ne yapacaklarını sormuşlar.
fizikçi: önce yangın hortumunu musluğa takarım daha sonra yangını söndürürüm demiş. matematikçi de aynısını söylemiş.
sonra bir soru daha sormuşlar. bu defa evde yangın yokmuş ayrıca da yangın hortumu musluğa takılı durumdaymış.
fizikçi: bir şey yapmam, her şey yerli yerinde.
matematikçi: önce hortumu çıkarır sonra evi ateşe veririm. böylece problem daha önce çözülmüş basit bir versiyona dönüşür.
