çok içerler.. 6lı biranın maksimum 6 tl olduğu merlotların 2 euro olduğu bi memlekette buna şaşılmamaması gerekir.. bi partiye gidilecekse , ki o parti ev partisiyse bile en erken 10da başlar , gitmeden önce içerler.. metroda , şehirler arası trende hele cuma akşamları ellerinde şınaps * yolda yürüyemeyen adamları görürseniz bilin ki , onlar partiye gitmediler daha.. bi posta da partide içecekler..
hizmet sektörü , en azından benim gördüğüm kadarıyla sıfırdır.. ne bizim en dandik kebapçıda bile olan , garsonun ilgisi ve gözünü oynatsan gelip bi isteğiniz var mı diye sorması vardır , ne masalarda siz istemedikçe fiks orda bulunan peçete tuz karabiber vs. büyük ihtimalle günlük kafe ve restorantların hemen hepsinde öğrencilerin çalışıyo olmasından kaynaklanıyor..
şayet bi alman üniversitedesindeyseniz , etrafta neredeyse sıfıra yaklaşan makyajla dolaşan , şıpıdık parmak arası terlikle gezen öğrenciler prof.lar göreceksiniz şaşırmayın.. giyim kuşama çok ehemmiyet vermezler gündüzleri.. özel bi gün varsa , kovboy kostümü bile giyer meydana çıkarlar orası ayrı..
dini bayramlarına veya ulusal günlere çok değer verirler sanılanın aksine. ülkenin neredeyse 1/3ünün yabancı lduğu düşünülürse, halkın nasıl bi tutuculuğa sahip olduğu anlaşılır sanırım.. en dandik bayram bile , hemen her sokağın arasında kurulan meydanlarla sosis bira satan standlarla özel kıyafetlerle dolu adamlarla kutlanılır..
almancıları sevmezler.. ama hepsinin bi iki tane çok sevdiği türk vardır.. büyük ihtimalle önyargılarını kırabilecek kadar ancak o bi iki türk yaklaşmıştır kendilerine..
itiraf etmekten haz etmesem de , geçmişiyle bizden daha çok yüzleşmiş bi halk var karşımızda.. biz hala o yoktur bu yokturla uğraşırken , almanya yaşlıları bi kenara ayırırsak ,hitler konusu geçince bile bırakın savunmayı utancından yüzü kızaran ve o dönemden adeta 3 harfliler gibi bahseden bi halk olup çıkmıştır..
polisleri ne ayak biliyorum ama 2 keredir rüyama girdi ve kabusum oldu.. bayan polis oldukça fazladır.. aslında polisleri o kibar görünümlerinin altında , kendilerine gerekli yetki verirlirse bi ss subayı olmaktan çekinmezler.. ama hangisi böyle değil polislerin , onu da düşünmek lazım..
dürüsttürler.. yapmacıklıkları , en azından 80 dönemi ve üstünde yoktur.. yeni nesil tüm dünyada olduğu gibi , almanyada da abd özentisi , dili bilmeyen , bilse de sevmeyen , koca götlü , apaçi saçlı olmuştur..
bi takım değerlere belki de geçmişin verdiği acıyla saygılıdırlar.. 10 15 kere sunum yaptım 20-25 yaş arası alman gençliğinin önünde , bunlardan birinde gerçekten çok kötüydüm ve konu benim anlatmamadan sonra hoca tarafından bi kere daha anlatılmayacak bi konuydu , ona rağmen ezmediler , ezseler de göstermediler , bitince alkışladılar.. bi türk yeri geliyor bi azeriyi bile konuşmasından dolayı eziyor.. tey tey
okulda her dersten sonra , gerek sıraların üstüne vurarak , gerek alkış tutarak hocaya jest yaparlar.. doğumgünü kutluyosanız bi yere pasta geliyosa , o kalantor almanlar bile sizi alkışlayacaktır..
eğlenmeye aç ama nasıl eğlenileceğini tam bilemeyen insanlar olduklarından , şayet günün birinde çok iyi bi haber alırsanız ve göbek atarmış gibi yaparsanız hemen götünüzde , bize de öğret bize de öğret bauchtanz ja ? diye dolaşırlar..
ortalama bi alman kızı , asla çıkarmadığı upuzun fuları , inci küpeleri , yaz kış giydiği babet ayakkabıları illa ki dar olan pantolonu , genelde fransızca ve illa ki ingilizce bilmesiyle ortaokul ya da realschule mezunu olsa bile , nice tük kızından daha bilgili ve görgülüdür..
yurtdışına gidiyorum bu ay şekerim gibi bi havalar ıyoktur zira gelir seviyesinden bağımsız , hemen hepsi kaymaya isviçreye ve avusturyaya gezmeye ispanyaya ve italyaya giderler..
ispanyol kızlarını artık fetiş öğesi olamayacak kadar sıradanlaştırdıktan sonra sıra asyalılara gelmiştir.. taş gibi bi alman erkeğini , ama yaşlı ama genç , 20lik bi taylandlı hatunla görürseniz şaşırmayın.. sadece seks turizmi de değil , onların aileye bağlılkları belki asyalı kadınlar için bi görev ama soğuk alman kadınına alışmış bi alman erkeği için bi lüks..
hepsinin odaları vardır.. odaların görüşme saatleri vardır.. burda kapıcı diye tabir edilen ki görevleri arasında asla çöp çıkarmak filan olmayan ev sorumlusu * misal haftada 2 gün odasındadır..
çok az çalışırlar sanılanın aksine.. çalışma hayatları çok kısıtlıdır.. misal evimin karşısındaki jinekolog gerçekten çalışsa ayda belki 5-6.000 euro alabilecekken , haftada 8 saat görüşme saati yapar ve o kısıtlı saatte yeni hasta alır..
devletleri güçlü olduğundan , ya bi gün maaşlar ödenmezse ya bişi olur da araba çarpıp kaçarsa gibi dertleri yoktur.. belki de bu yüzdendir ki , benim babannem 70inde öleyazarken , bi alman kadın bisikletine binip çilek toplamaya dağa gider..
bizdeki metropol kavramı olmadığından onlarda , istanbul onlar için büyük gizemli bi şehirden fazlasıdır.. avrupanın her şehrindeki bismarkplatz , ana cadde ve katedralden ibaret şehir yapısına uymayan istanbul onlar için , ben gittim demeyi gerektirecek kadar şaşaalıdır..
hemen hepsi köyde yaşar.. köy dediysem misal münihte merkezde değil de , 20 km ötesinde.. şehirde kiralar çok pahalı..
istanbuldaki alışverş merkezlerini , mısırcıları , lüks restoranları unutun.. adım başı gördüğünüz büyük camlı binaları , 7/24 hizmet veren şirketleri unutun..
almanya ülke olarak açılış ve kapanış saatleri olan bi ülkedir.. saat 18de her yer kapanmaya başlar.. 20de kepenkler indirilir.. almanlar ellerinde bi şişe şarap , sevgililerine aldıkları bi demet gül eve ya da arkadaşlarının evine gider içer saat 2de uyurlar.. sabah 6da ülke yeniden açılır..
alman erkeği sanıldığı gibi kaba saba ve alkolik değildir.. ama bu konuya giresim dahi yok.. ilişkiler millete değil kişiye bakıyo zira.. ama şunu söylemeliyim , alman hesabı diye bişi almanlarda yok..
işte almanya , bana uzak almancılarıyla , beni ailemden yurdumdan ayrı bırakmasıyla , her ilişkimi baltalaması ve hatta bazılarının ilişki olmasına bile izin vermemesiyle , üniversitesiyle , dozentleriyle , referatlarıyla , bistrolarıyla , döner kebapçılarıyla yeşilliğiyle , karıyla kışıyla , bi şekilde 2. memleketim olmuştur.. bunu almanyadaki evime ilk defa telefonla pizza istediğimde fark ettim..
imkanım olursa ilk fırsatta almanyadan çeker giderim.. ama türkiyeye , almanyadan dönmem.. işte böyle..